Şimdi Mücadeleyi Ortaklaştırma ve Büyütme Zamanı!
- Aralık 02, 2023
- 1016
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi’nin görevden alınması talebiyle açılan davanın 30 Kasım 2023’te görülen yedinci duruşmasında mahkeme Merkez Konseyi’ni görevden alma kararı verdi. İstanbul Tabip Odası (İTO) kararla ilgili 1 Aralık Cuma günü Cağaloğlu binası önünde basın açıklaması yaptı. Emek-meslek örgütlerinin, demokratik kitle örgütlerinin ve siyasi partilerin temsilcilerinin destek verdiği basın açıklamasında konuşma yapan İTO Genel Sekreteri Dr. Eruğrul Oruç, TTB'nin susmayacağını söyledi. Eylemde Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) İstanbul Koordinasyon Kurulu Sekreteri Seyfettin Avcı ile Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Anadolu Şube Yönetim Kurulu üyesi Hatice Yayla da konuşma yaptı. İTO Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Esin Tuncay'ın okuduğu açıklama şöyle:
Biz TTB’yiz! Görevimizin başındayız!
Şimdi mücadeleyi ortaklaştırma ve büyütme zamanı!
TTB susmaz, susturulamaz!
Dün, 30 Kasım Perşembe günü, Ankara Dışkapı Adliyesi 31. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi’nin (MK) “amaç dışı faaliyet” gösterdiği gerekçesiyle TTB MK üyelerinin görevden alınması talebiyle açılan davanın 7. duruşması görüldü.
Yaklaşık bir yıldır haksız, hukuksuz, elde hiçbir somut kanıt olmadan açılan ve adeta Demokles’in kılıcı gibi TTB’nin üstünde sallandırılan dava, binlerce hekimin oylarıyla seçilen TTB MK üyelerinin görevden alınması ile sonuçlandı.
Açılış gerekçesinden, duruşmaların seyrine, davanın kanunda tanımlanan üç ayda karara bağlanması şartının hiçe sayılmasından yaklaşık bir yıldır devam ettirilmesine kadar yaşananlar, bu davanın hukuki değil tamamen siyasi olduğunun kanıtlarıdır.
İktidarın istediği, kendisine biat eden, kendi çizdiği sınırların dışına çıkmayan ve bu sınırları sorgulamayan meslek örgütleri, sendikalar, demokratik kitle örgütleri ve siyasi partiler yaratmaktır. İktidarın yargı eliyle hizaya sokmak istediği ve “Amaç dışı faaliyet” olarak kodladığı, bu sınırların sorgulanması ve aşılmasıdır.
TTB’nin tarihi, iktidarların çizmek istediği sınırları sorgulama ve aşma mücadeleleri ile doludur. Bu anlamda TTB’nin tarihi, “amaç dışı faaliyet”ler tarihidir.
TTB, bu “amaç dışı faaliyet”ler ile iktidarların emek düşmanı, halkın sağlık hakkını hiçe sayan, sağlığı paralı hale getirmek ve piyasanın acımasız dinamiklerine terk etmek isteyen, hukuku yok sayan, savaşı yücelten politikalarına karşı; emekten yana tutum almış, meslektaşlarının özlük haklarını halkın sağlık hakkı ile beraber uyum içinde savunmuştur. TTB ücretsiz, erişilebilir, nitelikli, anadilinde, kamu eliyle örgütlenecek bir sağlık sistemi için mücadele etmiş, güçlülerin değil ezilenlerin hukukunu, barışı ve halkların kardeşliğini savunmuştur.
TTB MK’ya yargı eliyle yapılan bu susturma girişimi, savunduğu bütün bu değerlere karşı yapılmıştır. Biz, İstanbul Tabip Odası olarak, meslek örgütümüz, göz bebeğimiz TTB’ye yönelik bu girişimi şiddetle kınıyor, TTB’nin yanında olduğumuzu ilan ediyoruz.
Seçilmişlere yönelik yargı eliyle yapılan bu müdahale yalnızca TTB’ye değil, ülkemiz demokrasi kültürüne ve iktidara muhalif, emekten, barıştan, demokrasiden yana tüm örgütlere gözdağı verme niteliği taşımaktadır. Gün, hep birlikte mücadeleyi ortaklaştırma ve büyütme zamanıdır!
Bilinmesini isteriz ki, biz TTB’yiz! Görevimizin başındayız!
Susmuyoruz, korkmuyoruz, hiçbir yere gitmiyoruz!
TTB susmaz, susturulamaz!
İSTANBUL TABİP ODASI
YÖNETİM KURULU