İsrail Soykırımdan Yargılanacak, Hiçbir Mit Onu Kurtaramayacak!
- Temmuz 30, 2025
- 11
Gazze’de soykırım son hızıyla devam ediyor. Bombalarla yerle bir edilen, büyük çoğunluğu İsrail’in işgali altında olan Gazze’de soykırım, Filistinlilerin planlı şekilde aç bırakılmalarıyla sürüyor.
İsrail, soykırımı inkâr etmek, soykırımın sorumluluğunu üstlenmemek üzere, yanlış bilgiler ve yanlı ifadelerlerle bezenmiş mitlerin propagandasına başvuruyor. Gerçekte ne yaşandığını tam olarak kavrayabilmek için bu propaganda çalışmasını da soykırımın bir parçası olarak görmek gerek.
İnanıyoruz ki er ya da geç bu soykırımdan sorumlu olan işgalci İsrail devleti ve soykırımı destekleyen yöneticileri uluslararası hukuk karşısında yargılanacaklar ve hak ettikleri cezaları alacaklardır.
Mit: İsrail nihayet kıtlığı hafifletmek ve hayat kurtarmak için Gazze’ye yardımların hava yoluyla girişine izin verdi.
Gerçek: Havadan bir şeyler atmak yardım değil, acımasız bir gösteridir. Havadan atılan yardımlar, en temel ihtiyaçları bile karşılamaktan ve planlı şekilde oluşturulmuş kıtlığı ortadan kaldırmaktan çok uzak. Bu yardımlar kıtlığın giderildiği yanılsaması yaratırken, İsrail abluka ve bombalamaları altında kolektif cezalandırma stratejisinin bir parçası olarak insanları aç bırakmaya devam ediyor. Bu yardımseverlik değil, soykırımın “halkla ilişkiler çalışması”dır.
Mit: Sivil ölümlerin sorumlusu insanların kalkan olarak kullanılmasıdır.
Gerçek: Bu, soykırım için tekrar tekrar kullanılan bir bahanedir. İsrail bu anlatıyı, hedefin kim olduğunu önemsemeksizin gerçekleştirdiği toplu katliamları meşrulaştırmak için kullanıyor. Gerçekte olan ise İsrail, hiçbir sivilin güvende olmadığını kanıtlar şekilde güvenli bölgeleri, yardım çalışanlarını, gazetecileri, Birleşmiş Milletler’e ait barınakları bombalıyor. Buradaki tek “kalkan” savaş suçlarını örtmek için kullanılmakta olan propagandadır.
Mit: Uluslararası hukuka saygı duyuluyor ve uluslararası hukuk gözetiliyor.
Gerçek: İsrail toplu cezalandırmadan aç bırakmaya, hastaneleri ve gazetecileri bombalamaya kadar, tekrar ve tekrar Cenevre Sözleşmelerini ihlal etmektedir. Ve dünyanın güçlü devletleri silahlarıyla, vetolarıyla ve sessizlikleriyle bunu hâlâ mümkün kılıyorlar. Tanık olduğumuz sadece bir soykırım değil, küresel hukuk düzeninin çöküşüdür.
Mit: Ateşkes müzakereleri devam ediyor, ilerleme kaydediliyor.
Gerçek: İsrail katliamlarına devam etmek için “müzakereleri” bahane olarak kullanıyor. Ateşkesin her ertelenişi bombalar, açlık ve toplu yerinden edilmeler için yeni bir hafta demek. Soykırım devam ederken yapılan görüşmeler sadece göz boyamadan ibaret.
Mit: İsrail sınır kapılarından kamyonların girişine izin veriyor, artık açlık söz konusu değil.
Gerçek: 2.3 milyon insanın beslenmesine yetmeyecek, çok az miktarda yardımın girişine izin veriliyor. İçeri girmesine izin verilen yardımlar da sıklıkla geciktiriliyor, yağmalanıyor ya da bombalanıyor. Bu bir insani koridor değil, uluslararası gözetim altında gerçekleştirilen kontrollü bir açlık yaratma sürecidir.
Mit: Medya olaylarla ilgili içerikleri dengeli bir şekilde sunuyor, her iki tarafta olanları da görebiliyoruz.
Gerçek: Ana akım medya platformları sıklıkla İsrail askerî propagandasının sözcülüğünü yapıyor. Yaşanan vahşeti örtbas ediyor, hükümetlerin söylediklerini tekrarlıyor ve Filistinlilerin seslerini kısıyorlar. Yapılan gazetecilik değil kamuoyunu yanıltmaya dönük bilinçli bir şekilde İsrail’in sözcülüğünü yapmaktır.
Palestine Reveals isimli sosyal medya hesabının paylaşımından yararlanılarak İTO Filistin’le Dayanışma Çalışma Grubu tarafından Türkçeye çevrilmiştir.