İsrail İşgal Güçleri, 7 Ekim 2023’ten bu yana en az 404 Filistinli sağlık çalışanını hukuka aykırı bir şekilde gözaltına aldı. İsrail, gözaltına aldığı sağlık çalışanlarını sistematik işkence ve insanlık dışı muameleye maruz bırakmaktadır.

İsrail İşgal Güçleri bugün itibarıyla Gazze’de 28 doktoru keyfî olarak gözaltına aldı. Bunlardan 18’i Genel Cerrahi, Kalp-Damar Cerrahisi, Ortopedi, Anestezi, Yoğun Bakım, Kardiyoloji, Çocuk Hastalıkları, Kadın Hastalıkları ve Doğum gibi temel uzmanlık alanlarında yeri doldurulamaz danışmanlar ve uzmanlar. İsrail bunu yaparak, kasıtlı olarak hedef aldığı Gazze sağlık sistemini hayati önem taşıyan uzmanlık dallarından mahrum bırakmış oluyor.

Gözaltına alınan kıdemli doktorlardan 2’sinin İsrail hapishanelerinde işkenceyle öldürüldüğü ve bu korkunç savaş suçunun kanıtlarını gizlemek amacıyla öldürülen doktorların bedenlerinin hala İsrail hapishanelerinde tutulduğu bildirildi. Şu anda tutuklu bulunan doktorlardan 11’i, 50 yaşın üzerinde ve kronik rahatsızlıklara sahip olup tıbbi ihmal, işkence ve insanlık dışı gözaltı koşulları nedeniyle hayatları risk altında.

Bu doktorlardan biri, Gazze’nin kuzeyinde yer alan Kemal Advan Hastanesi müdürü iken İsrail İşgal Güçleri’nin hastaneyi kuşatması sonrasında gözaltına alınan, bugün itibarıyla 203 gündür tutsaklığı devam eden 2025 yılı İstanbul Tabip Odası Diş hekimi Sevinç Özgüner İnsan Hakları, Barış ve Demokrasi Ödülü sahibi Çocuk Hastalıkları ve Yenidoğan Uzmanı Dr. Hussâm Ebu Safiyye. Birkaç gün önce avukatının aylar sonra yapabildiği görüşme sonrası verdiği bilgilerde Dr. Safiyye’nin güneş ışığı girişinin olmadığı yer altı hücresinde tutulduğu, işkenceye bağlı yaralanmalarının olduğu, kalp ritmi bozukluğu bulunduğu ve 40 kilogramın üzerinde kilo kaybı olduğu belirtildi. Tüm bunlara karşın Dr. Safiyye’nin sağlık hakkından yararlanmasına izin verilmediği, kırılan gözlüğünün yenilenmediği kaydedildi.

Gözaltında bulunan 28 doktordan aralarında Dr.  Hussâm Ebu Safiyye’nin de olduğu 21’i, günlerce süren kuşatma ve İsrail ordusunun işgali sonrasında hastanelerinden gözaltına alındı. 3’ü, hastaları İsrail tarafından belirlenen “güvenli yollar” üzerinden nakletmek için organize edilen tıbbi konvoylarda çalışırken, 2’si evlerinden, kalan 2’si ise İsrail emirleri uyarınca evlerini tahliye ederken gözaltına alındı.

Gözaltında bulunan 28 doktordan 21’i herhangi bir yasal işlem yapılmaksızın 400, 3’ü ise 600 günden uzun süredir gözaltında tutuluyor. 

Sağlık çalışanları Uluslararası İnsancıl Hukuk kapsamında korunmaktadır. Keyfî gözaltı, Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin Roma Statüsü uyarınca bir savaş suçudur. İşkence, Cenevre Sözleşmeleri uyarınca bir savaş suçudur. İsrail, gözaltına aldığı tüm sağlık çalışanlarını derhal ve koşulsuz olarak serbest bırakmalıdır.

Bu metin, Healthcare Workers Watch hesabının 16 Temmuz 2025 paylaşımından yararlanılarak oluşturulmuştur.