Hekimler Her Türlü Ayırımcılığın Karşısındadır


  • Haziran 29, 2022
  • 1123

Kimi Tıp Fakültesi mezuniyet törenlerinde hekimlik mesleğinin en temel ve evrensel ilkelerinden olan “ayrımcılık yapmama” üzerinden Hekimlik Andı ile ilgili tartışmalar yürütülmektedir.
Son olarak İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi yönetiminin, mezuniyet töreninde, Dünya Tabipler Birliği’nin Hekimlik Andı metninden farklı bir metin okuttuğuna şahit olduk.

Hekimlik Andı, Tıp Fakültesi’ni bitiren hekimlerin meslek yaşamına başlamadan önce temel mesleki değerleri koruyacaklarına, hangi koşullarda olursa olsun, hekimliği mesleğini evrensel etik değerleri çerçevesinde yürüteceklerine dair kendilerine ve topluma verdikleri bir sözdür.
Hekimlik Andı Dünya Tabipler Birliği’nin (DTB) hekimlik mesleğinin etik değerlerini koruyan en temel ve tutarlı belgesidir.
On yıllar içinde büyük bir özen ve dikkatle küçük değişiklikler yapılan bildirge son olarak 2017 yılında güncellenmiştir.

Hekimlik Andı metnindeki maddelerin ortak özelliği hekimin insan yaşamına saygı duyacağı, hastanın sağlığına zarar vermekten kaçınacağı, mahremiyetini koruyacağı ve hiçbir sebeple hasta ayrımı yapmayacağının ifade edilmesidir. Ayrıca bu metinlerle hekimin vicdani yükümlülüğü belirtilerek hastaya -bireye, topluma bu ilkelerin yaşama yansıtılacağı güvencesi verilmekte, hekim sorumluluğu cisimleştirilmektedir.

Dünya Tabipler Birliği (DTB) kuruluşundan bu yana hekimliğin güç odaklarından bağımsız bir biçimde sürdürülmesini sağlamak üzere tutum belgeleri yayımlamaktadır. Bu belgeler ülkelerin tabip birliklerinde tartışmaya açılmakta, genel kurullarında kabul edilmekte ve tüm ülkelerin seçilmiş hekim örgütü temsilcilerinin katıldığı çalışma gruplarında geliştirilmekte, bütün bu mekanizmalardan geçerek güncellenip yayımlanmaktadır. Bu yolla hekimliğin evrensel değerlerinin korunması ve geliştirilmesi sağlanmaktadır. Bu nedenle hekimliğin evrensel mesleki değerlerinin çerçevesinin çizilmesi ya da tahrif edilmesi herhangi bir tıp fakültesi ya da üniversite senatosunun yetkisi dâhilinde değildir.
Hekimlerin seçilmiş temsilcilerinin, sağlık alanındaki resmi güç odaklarından ve siyasal iktidarlardan bağımsız olarak yürüttükleri mesleğin değerlerini koruma ve geliştirme çalışmalarına müdahale etmek, hiçbir biçimde bu kurum ve kuruluşların tasarrufunda da değildir.

Uzun yıllar çalışılarak oluşturulan bu metin üzerinden bir kez daha duyuruyoruz ki; hekimler, etnik köken, cinsiyet ve cinsel yönelimle ilgili ayrımcı tutum ve davranışlar içine girmemeli, bu özelliklerinden dolayı kişilere sağlık hizmeti vermekten kaçınmamalıdırlar. Binlerce yıllık tarihsel süzgeçten geçip evrensel olarak kabul görmüş mesleki değerlerin belli bir anlayışın yaşam tarzı doğrultusunda değiştirilmesi olanaklı olmadığı gibi, bu tür girişimlerde bulunulması kabul edilemez.

Hekimler şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da kişilerin var olan farklılıklarını dikkate almaksızın, herhangi bir ayrım yapmadan hastalarının ve toplumun acılarını dindirmeye devam edeceklerdir.

İSTANBUL TABİP ODASI
YÖNETİM KURULU


Bu HABERİ Paylaş!