COVID-19 Sebebiyle Kaybettiğimiz Dr. İlhan Doğan, Dr. Tahir Güngör İnce, Dr. Nimetullah Reşidi, Dr. Yavuz Eryılmaz İçin Saygı Duruşundaydık


  • Ocak 06, 2021
  • 3568

Covid-19 salgını sebebiyle bir biri ardına kaybettiğimiz 4 meslektaşımız için saygı duruşu gerçekleştirdik. Saygı duruşu, kaybettiğimiz hekimler arasında yer alan Dr. İlhan Doğan’ın uzun yıllar İstanbul Tabip Odası’nda (İTO) danışman hekim olarak çalışması sebebiyle 5 Ocak 2021, Salı günü Cağaloğlu binamız önünde yapıldı.

Törene Dr. İlhan Doğan’ın eşi Atike Doğan, kızı Özlem Doğan, Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, İTO Yönetim Kurulu üyeleri, İTO Hekimlik Uygulamaları Bürosu eski danışman hekimlerinden Dr. Nedim Şendağ ve İTO personeli katıldı.

Törende açılış konuşmasını yapan Dr. Osman Küçükosmanoğlu: “Covid-19 pandemisi ülkemizde özellikle sağlık çalışanları arasında bir kırana dönüştü. Kaybettiğimiz sağlıkçı sayısı 330’a ulaştı maalesef. Vefat edenlerin birer sayı olarak anılıp geçilmesini kabul etmiyoruz, onların her biri değerli bir meslektaştı, anneydi, babaydı, arkadaştı. İstanbul Tabip Odası olarak meslektaşlarımıza sevgi ve saygımızı ifade etmek için saygı duruşları gerçekleştiriyoruz. Geçtiğimiz hafta 4 meslektaşımızı, üyemizi; Dr. Tahir Güngör İnce, Dr. Nimetullah Reşidi, Dr. Yavuz Eryılmaz ve Dr. İlhan Doğan’ı kaybettik. Dr. İlhan Doğan uzun yıllar İstanbul Tabip Odası’nda danışman hekim olarak görev yapmış, Hekimlik Uygulamaları Büromuza büyük emeği geçmiş bir meslektaşımızdı. Değerli meslektaşlarımızı sevgiyle, saygıyla anıyoruz” dedi ve herkesi 1 dakikalık saygı duruşuna çağırdı.

Ardından bir konuşma yapan, Dr. İlhan Doğan’la uzun yıllar birlikte çalışan Dr. Nedim Şendağ bir konuşma yaptı ve şunları söyledi: “Sevgili Dr. İlhan Doğan’la tanışıklığımız 2000 yılı Mart ayına uzanıyor. İstanbul Tabip Odası Hekimlik Uygulamaları Bürosu’nun kuruluşunda ve işleyişinde çok büyük katkıları oldu. Son derece centilmen, yönetmelik ve yasalara uygun davranmayı her zaman önemseyen bir meslektaşımızdı. Arkasında yeri doldurulamaz bir boşluk bıraktı, anısı önünde saygıyla eğiliyoruz.”

Yaşadığı büyük acıya rağmen saygı duruşu etkinliğine katılan Atike Doğan ise şunları dile getirdi: “İlhan prensiplerinden, ilkelerinden asla vazgeçmedi. Doğru bildiği, inandığı şeyleri en güzel şekilde yapmaya çalıştı. Sadece kendisi için, ailesi için değil, ülkesi için de idealleri vardı. Onun ideallerini yaşatmak için çaba göstereceğiz. İstanbul Tabip Odası bizleri bu süreçte hiç yalnız bırakmadı, çok teşekkür ediyorum.”

TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr. Şebnem Korur Fincancı ise konuşmasında şunları söyledi: “Covid-19 salgını başladığından beri sağlık çalışanları hızla, artarak ölüyor. Ne yazık ki çok sevdiğimiz birçok değerli meslektaşımız, sağlık emekçileri birer birer ellerimizin arasından kayıp gidiyor. Tüm meslektaşlarımızın hayalleri vardı, bu ülke insanları için daha yapacak çok şeyleri vardı. Sevgili İlhan Doğan’ın gösterdiği bir gerçek var hepimize; kendisi işyeri hekimliği yapmaktaydı. Son dönemde işyeri hekimleri arasında hastalık yayılımı, vefatlar artmış durumda. Bu da ne yazık ki fabrikalarda, atölyelerde çalışmaya zorlanan işçilerdeki salgın hızının sağlık çalışanlarına yansımasına işaret ediyor. Sağlık çalışanlarının korunmasına, haklarının teslim edilmesine yönelik adımlar atılmıyor maalesef. Siyasi otoritenin durup düşünmeye ihtiyacı var. Öyle bir gün gelecek ki çalışacak sağlık çalışanı bulunamayacak. Hızla gerekli önlemlerin alınmasını istiyoruz. Kaybettiğimiz sağlık çalışanlarının anıları önünde saygıyla eğiliyoruz.”

Törende son konuşmayı yapan Dr. Osman Öztürk şunları dile getirdi: “Kaybettiğimiz bütün meslektaşlarımızı saygıyla, sevgiyle anıyoruz. İlhan Abi’yle birlikte çalışma şansım oldu. İstanbul Tabip Odası’na çok büyük emeği geçti. Ne yazık ki korona salgınında onu da kaybettik. Çok sayıda sağlık çalışanını, vatandaşımızı kaybettik. Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı rakamların doğru olmadığını biliyoruz. Ne yazık ki bakanlığın açıklamalarına güvenemiyoruz. Bugüne dek en az 50 bin insanımızı kaybettiğimizi, yaptığımız hesaplar ortaya koyuyor. Türkiye korona salgınının bedelini çok ağır ödüyor. Ama biliyoruz ki bizi öldüren sadece virüs değil, uygulanan yanlış, eksik, tutarsız politikalar. Tek adam rejiminin başarı hikayesi yazmak uğruna gerçekleri saklaması, gerekli önlemleri almaması. Hala gerçekleşmemiş ve nasıl gerçekleşeceği de bilinmeyen bir aşı hayalini pazarlaması. Ne kadar aşının geldiği belli değil, sağlıkçıların nasıl aşılanacağı bile belli değil. Bu politikalar nedeniyle ne yazık ki meslektaşlarımızı ve yurttaşlarımızı kaybediyoruz. Kaybettiğimiz bütün meslektaşlarımızın anıları bizim meslek onurumuzun bir parçası olacak.”


Bu HABERİ Paylaş!