Cerrahpaşa'da Öğretim Üyesi'nden Şiddete Uğrayan Hekimlere Mobbing


  • Eylül 15, 2015
  • 9843

 

İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Hastalıkları Kliniği’nde, 9 Eylül günü İstanbul Tabip Odası Hastane Temsilcisi Dr. Gözde Apaydın’a saldıran hasta yakınları, 11 Eylül’de hastaneye tekrar gelerek olay çıkardı. Kliniğin sorumlu hekimi Prof. Dr. Halit Çam, olayın yaşandığı koridora gelerek hekimlere ‘itler, köpekler’ vb. hakaretler savurdu. İstanbul Tabip Odası, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası ve asistan hekimler, bu onur kırıcı davranış üzerine Çam’ın idari görevinden alınması talebiyle bugün hastane bahçesinde çadır kurarak bir açıklama yaptı.Açıklamaya İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Samet Mengüç, yönetim kurulu üyeleri, Dr. İncilay Erdoğan ve Dr. Ozan Toraman'da katıldı. Asistan hekimler, bugün saat 10.00’da gerçekleştirilecek Çocuk Hastalıkları Anabilim Dalı fakülte kurul toplantısında Çam’ın kınanmasını istiyor. Fakülte kurulundan çıkacak karara göre yarın iş bırakacaklarını açıklayan asistan hekimler, Prof. Dr. Halit Çam görevden alınana kadar bu süreci devam ettirmekte kararlı.

 

SES Aksaray Şube Başkanı Aydın Erol, “Hekim arkadaşımız koridordaki 10 hasta yakınına, enfeksiyon riski sebebiyle hastanın yanında sadece bir kişinin bulunması konusunda gerekli uyarıyı yaptığı için saldırıya uğramıştı. Konuyla ilgili hem karakola, hem hastane idaresine suç duyurusunda bulunduk ancak ‘kol kırılır yen içinde kalır’ mantığını karşımızda bulduk. Olayı kapatma noktasına gelindi. Yaşanan saldırının basına yansımasını istemiyorlar. Hasta yakını daha çok sorun çıkarır diye tedavisini hızlı bir şekilde uygulayıp, bir şekilde ödül vererek göndermeyi istiyorlar. Bu durum hasta yakınlarına cesaret verdi. Geçtiğimiz cuma günü, tekrar acile gelen aile yakınları, kendilerine ‘hastanın sağlık durumunun stabil olduğu belirtilerek tedavinin bundan sonar başka bir hastanede devam ettirilmesi’ ifade edilmesi üzerine hastanede olay çıkarttı” şeklinde konuyla ilgili bilgi verdi.

 

Erol, “Hastalar muayene olacakları doktoru seçmekte özgürdür ancak doktorlar da kendilerine şiddet uygulayan, tahrik eden, sözlü tacizde bulunan hastayı seçmeme hakkı vardır” diyerek hekimlere uygulanan şiddetin haklı gösterilemeyeceğini söyledi.

 

Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Öğretim Üyeleri ve hekimler adına konuşan Türk Tabipleri Birliği İkinci Başkanı Prof. Dr. Raşit Tükel, “Daha bir gün önce şiddetin önlemesi için asistan arkadaşlarımızla yine bu bahçede bir araya gelmiştik, bizler şiddetin nasıl önleneceğini konuşurken bu şiddeti meşrulaştıran, destekleyen, onaylayan bir tutum gerçekleşti bu hastanede. Maalesef bu tutum bir öğretim görevlisinden meslektaşımızdan gelmiştir. Biz şiddete karşı tüm hekimlerin, hastane çalışanlarının, hasta yakınlarının bir tutum almasını bekliyoruz. Meslektaşımız yaptıklarıyla şiddete zemin hazırlamıştır. Yaptığı bir Mobbing uygulamasıdır. Bu tutumu kınıyoruz.”  Dedi.

 

Saldırıya uğrayan Dr. Gözde Apaydın, “Benim başıma gelmeden önce de şiddetin haklı bir şey olmadığını düşünüyordum. Ne hekimlere ne bir insanın şiddetle karşılaşmasını istemem. Şiddet, toplumun kabul etmesi gereken, normalleştirilebilir bir durum değil. Özellikle ağır çalışma koşullarında hasta çocuklara yardım etmeye çalışan bir hekim olarak bu şiddeti hak etmediğimi düşünüyorum. Hasta yakını şiddeti de klinik sorumlusunun mobbingi de hiçbir sorunun çözümü olamaz” dedi. Hasta yakınları tarafından “Her akşam geliriz, her akşam olay çıkarırız” şeklinde tehdit edildiklerini anlatan Dr. Apaydın, “Şiddeti haklı gösterecek hiçbir davranışı kabul etmiyorum. Hastalarımı tek başıma muayene etmekten çekiniyorum. Acilde nöbet tutmaktan korkuyorum” dedi.

 

 

Yapılan konuşmalardan sonra Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanlık Öğrencisi Doktorlar adına hazırlanan basın açıklamasını, Dr. Gözde Yücel okudu. Açıklamanın ardından Çocuk Acil Servisi’nin önüne kadar bir yürüyüş gerçekleştirildi ve eylem burada yapılan açıklamayla sonlandırıldı.


 

Açıklamanın tam metni;

 

Değerli sağlık çalışanları, basın emekçileri ve saygıdeğer halkımız;


Bizler Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Kliniği’nde görev yapmakta olan asistan hekimleriz. 9 Eylül 2015 Çarşamba günü asistan arkadaşımız Dr. Gözde Apaydın’ın hasta yakını tarafından darp edilmesinin ardından, 11 Eylül 2015 Cuma günü birçok hocamızın desteğiyle iş bırakma eylemi gerçekleştirdik.


Aynı gün öğleden sonra, eylemimiz devam etmekteyken asistan arkadaşımızı darp eden hasta yakını Çocuk Acil Polikliniği’mize başvurup yeniden olay çıkardı. Acil Polikliniği’mizde görevli asistan ve uzman doktorlara hakaret ve tehditler yağdırdı. Acil servisten sorumlu öğretim görevlisi Prof. Dr. Halit Çam, bu durum karşısında ne yazık ki beklenmedik bir tavır sergileyerek şiddeti destekleyen ve meşrulaştıran söylemlerde bulundu.


Olayda adı geçen öğretim görevlisi…


Darp edilen kadın meslektaşımıza “Zaten evlendiğin zaman kocandan da dayak yiyeceksin. Bunlar olağan şeyler.” ; hasta yakını hakaretine ve tehdidine maruz kalan acil hekimimize “O beyaz önlüğü giyiyorsan bu durumlarla baş etmesini bileceksin.” dedi.


Olayda adı geçen öğretim görevlisi…


Asistan hekimlerin çağrıları üzerine acil servise gelen emniyet görevlilerini “Ben buranın sorumlu hocasıyım. Şikayet yok!” diyerek gönderdi.


Olayda adı geçen öğretim görevlisi…


Olay yerine çalışma arkadaşlarını korumak için gelen diğer asistanları, o hastayla bizzat ilgilenmeleri için zorladı. Biz asistan hekimler bu duruma itiraz edince küfür, hakaret ve tehdit içerikli cümleler sarf etti; (Hakarete uğrayan meslektaşlarımızın adını burada paylaşmak istemiyoruz fakat durumun vehametini ortaya koymak için öğretim görevlisinin ağzından çıkan, hem bireysel hem de asistan topluluğuna söylenmiş sözleri özür dileyerek aktarıyoruz.) “Sen kim oluyorsun?” , “Sen kendini ne zannediyorsun?” , “Ben buranın hocasıyım. Burada herşeye ben karar veririm. Bunu o ezik aptal kafalarınıza sokun.” , “Daha senin altın bezlenirken ben Fenerbahçe’de senin gibilerden 10 tanesini indirip bindiriyordum. Sen adam mısın? Ben senin gibileri pazarda mal diye satarım.” , “Bak seni enkaz altında bırakırım. Hastayı başına yıkarım. Seni ezerim.” , “Zamanında ben senin gibi devrimcileri çok indirdim. Seni de indireceğim.” “İtler, köpekler! Hepinizin canını yakacağım. Defolun gidin! Militanlığınızı başka yerde yapın!”…


Olayda adı geçen öğretim görevlisi…


Bununla da yetinmedi; duruma karşı çıkan asistan hekimleri, hastanenin güvenlik görevlileri zoruyla acil servisten kovdu.


Tüm hastane çalışanları, hasta ve yakınlarının gözleri önünde yaşanan bu vahim olay hekimliğe vurulmuş büyük bir darbedir.


Gece gündüz demeden büyük fedakarlıklarla çalıştığımız acil servisten bu şekilde kovularak aşağılanmak, henüz mesleğimizin başında olan biz asistan hekimlerin onurunu kırdı.  Küçük düşürüldük.


Meslektaşımıza dayak atan, onu tehdit eden, süreğen bir şekilde bu şiddete devam eden hasta yakınlarının varlığında ve hiçbir aciliyeti bulunmayan hastaya acil serviste hekimlik hizmeti vermemekte kararlıyız. Sırf bu nedenle bir öğretim görevlisinin bel altı küfürlerine; aynı öğretim görevlisinin can güvenliğini tehlikeye atan tehditlerine ve mobbingine maruz kaldık. Biz asistanlar kırgınız, kızgınız ve bu sefer susmayacağız.


Hekimlik hocadan öğrenciye aktarılan, usta-çırak ilişkisiyle öğrenilen, saygı ve sevgi çerçevesinde yürütülen bir sanattır. Bu sanat cuma günü tek bir öğretim görevlisi tarafından lekelenmiştir. Bizler, tıp etiğini sadece bir ders olarak almayıp hayat felsefesi haline getirmiş hekimler olarak bu lekenin silinmesi için burada toplandık.


• Acilen yerine getirilmezse eylemliliğimizi yönlendirecek en önemli talebimiz;  11 Eylül 2015 Cuma günü yaşadığımız olayda adı geçen öğretim görevlisi hakkında bir idari soruşturma başlatılması ve bu soruşturma sonuçlanana kadar, can güvenliğimiz açısından, kendisinin görev yerlerinden derhal uzaklaştırılmasıdır.

Bunun yanı sıra;


• Hastanemizde, 2013 yılında yayınlanan genelge gereği; Sağlık Bakanlığı tarafınca zorunlu kılınan, beyaz kod sisteminin pratik uygulamaya geçilmesini


• Çocuk Acil Kliniği’nde hasta bekleme alanıyla ilk muayenenin yapıldığı alanların fiziksel olarak birbirinden ayrılmasını


• Çocuk Acil Kliniği’nde çalışan özel güvenlik görevlilerinin nitelik ve niceliğinin arttırılmasını


• Çocuk Acil Polikliniği’nde ve diğer poliklinik odalarında, herhangi bir şiddet olayı durumunda güvenlik güçlerini uyarıcı ve şiddeti uygulayanı caydırıcı nitelikte olabilecek alarm sistemlerinin (buton vb.) kurulmasını


• Çocuk Acil Servis’inin yataklı kısmına, çalışanların kimlik kartını okutarak girebilecekleri güvenlikli bir kapı yaptırılmasını, böylece kontrolsüz hasta ziyaretlerinin önüne geçilmesini


• Öncesinde herhangi bir şiddet olayına karışmış hasta ve hasta yakınları için bir sonraki hastane başvurusunda -hayati önem taşıyan durumlar dışında- kayıt açılmaması ve bu hastalara kliniğimizde sağlık hizmeti verilmemesini


• Hastane içerisinde yaşanan adli olaylar karşısında, ivedilikle hizmet verebilecek bir polis noktası oluşturulmasını

TALEP EDİYORUZ!!!


Bu talepler gerçekleştirilene kadar Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı asistanları olarak süresiz iş bırakma eylemi yapacağız.


CTF Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanlık Öğrencisi Doktorları

 

 



Bu HABERİ Paylaş!