Ata Soyer’i Anmak Kendini Varetmek, Üretmek, Örgütlenmek Demek
- Mart 30, 2015
- 2496
Türkiye toplumcu hekim hareketinin öncülerinden, Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi eski Genel Sekreteri Dr. Ata Soyer’in aramızdan ayrılışının ikinci yılında TTB, SES ve Ata Soyer Sağlık ve Politika Araştırmaları Derneği tarafından bir toplantı gerçekleştirildi.
Ata Soyer’le Buluşma çağrısıyla gerçekleştirilen toplantı, 21 Mart 2015 günü Odamız evsahipliğinde, yoğun katılımla yapıldı.
Toplantıda ilk konuşmayı Odamız Genel Sekreteri Dr. Samet Mengüç yaptı. Dr. Mengüç şunları söyledi: “Öncelikle Ata Soyer’in anma programını gerçekleştiren TTB Sağlık Politikaları Çalışma Grubuna, Ata Soyer Sağlık ve Politika Araştırmaları Derneği’ne ve SES’e teşekkür ediyorum. Ata Soyer’in yaşamına baktığımız zaman gerek düşünce yapısında, gerekse yaşamında çok sistematik bir şey görürüz; insan yaşama önce kendisini sorgulamakla başlar. Ata Soyer de önce kendisini tanımlar, insan nedir sorusundan yola çıkar, daha sonra içinde bulunduğu toplumu tanımlar ve birey olarak bu toplumda nerede durması gerektiğini sorgular. Sorgulama sürecinde de yaşama hep müdahildir, pratiğiyle birlikte vardır. Bu tip insanlar kolay yetişmiyor. Teorik olarak savunduğunu yaşam biçimi haline getirebilen bir insandı Ata Soyer. Sağlık politikaları üzerinde çok çalışma yürüttü. Mevcut üzerinden, mevcudu revize etmek üzerinden tartışmaz, bu sistemin bir alternatifinin olduğunu söyler, bu alternatif üzerine üretir ve çalışmasını yapardı. Maalesef bu coğrafyada, ülkemizde bizler her zaman bayramlarımızla acılarımızı birarada yaşayan bir toplumuz. Ata Soyer de yine bir bayram günü, 21 Mart Newroz günü aramızdan ayrıldı. Bu yüzden hepinize hoşgeldiniz diyor ve Newroz’unuzu da kutluyorum.”
Ardından bir konuşma yapan Odamız Başkanı Prof. Dr. Selçuk Erez ise şunları söyledi: “Değerli arkadaşlar Ata Soyer bu memlekette herkese ücretsiz, nitelikli sağlık hizmeti verilmesine inanan ve bunun için mücadele veren bir hekimdi. Ata bize bir fikre inanmanın, derinlemesine fikir sahibi olmanın yetmediğini, aynı zamanda o fikirlerin eylemcisi de olmayı öğretti bizlere. Onu anarken sadece fikirleriyle değil onun aktivistliğini de hatırlayacağız ve ona göre hareket edeceğiz.”
Ata Soyer Sağlık ve Politika Araştırmaları Derneği adına konuşma yapan Dr. Zeki Gül ise: “Biz İzmir’de Ata’yı anarken sadece sağlıkçılar değil, sağlık alanı dışında pek çok dostla biraraya gelip onun vermiş olduğu bir dersi dinledik, onun sevdiği türküleri birlikte dinleyip söyledik, o yüzden onun sesi ve soluğuyla gelmiş olduk bu toplantıya. İzmir’de kurulan ama Türkiye genelinde Ata’nın geçmişten bugüne ilişkilendiği dostlarının kurucusu olduğu bir dernek oldu. Bu anlamda yerel bir dernek değil. Ata’nın bütün kitapları, 10 bine yakın kitabı derneğe bağışlandı. Bu kitaplar içinde, Ata’nın elyazmalarıyla bizim son 40 yıllık tarihimiz de vardı. Derneği herkese açık bir tarzda örgütledik. Doğası gereği, tüm yitirdiklerimizde olduğu gibi anmalar yapmak istiyoruz, kitaplar basmak istiyoruz ama Ata’nın bir salona, bir kitaba sığdırılamayacak denli geniş bir dünyası var. Hepimize, sokağa temas eden, bir o kadar da üreten bir kişiydi. Ata sokağın insanıydı, biz de onun adını taşıyan derneğimizde kimseyi dışlamıyoruz, kapımız herkese açık. Tam Ata gibi bir yer olmaya başladı dernek. Ata’yı hüzünle anmak yerine, Ata’dan sonra kendimiz olmaya başlayacağımız bir süreç olarak görüyoruz çabayı. Onun nezdinde geleceği birlikte üretirken, kendimizi de üretiyoruz” diye konuştu.
TTB adına konuşma yapan Prof. Dr. Raşit Tükel ise şunları söyledi: “Ata Soyer herkeste derin etkiler bıraktı. Hem eylem hem düşünce üretmek açısından, hem TTB hem bütün sağlık alanı için önemli bir kişiydi. TTB’nin Sağlık Politikaları grubunda birlikte çalıştık. Herkesle iletişim kurardı, geri bildirimler yapardı. Her gittiği yerde mutlaka insanlarla, özellikle gençlerle buluşur, konuşur, tartışırdı. Yeri doldurulmayacak ölçüde bir boşluk doğurdu. O ayrıldıktan sonra sağlık politikalarımızda bir delik açıldı, yerini doldurmakta zorlanıyoruz. Şehir hastaneleriyle ilgili ilk yazılar yazılmaya başlandığında ‘hastanelerde fabrika düzeni’ dediğini hatırlıyorum. Yaşanan süreci bir cümleyle ifade edebilmiş, sistemi gözler önüne sermişti. Öncü bir tarafı vardı; farkederdi, paylaşırdı. Onu çok özlüyoruz, özlemle anıyoruz” diye konuştu.
SES Merkez Yürütme Kurulu Üyesi Fikret Çalağan ise: “Ata Abi’yle 2003’e kadar öğrencisiydik, sonrasında yoldaş olduk, yoldaşlığımız devam ediyor. Ata Abi sürekli üreterek yaşayan biriydi. Dikkat edin, değindiği her noktada bir örgütlülük yarattı. Demokratik toplum örgütlü toplumdur dedi ve sürekli örgütlü halkalar yarattı. Bu anlamda örgüt yaşamsallıktır, yaşamın devamlılığı esastır, örgütlenmek genç olmaktır. O genç kalmayı seçti, Ata Abi hep genç oldu. Ata Abi 2013 Newroz’unu ve Diyarbakır’daki Genç Sağlıkçılar Kongresi’ni görse çok mutlu olurdu. O bugün gerçekleştirdiğimiz eylemlerle, ürettiklerimizle yaşıyor, aramızda” diye konuştu.
Yapılan konuşmaların ardından sunumlara geçildi.
Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı “Toplumsal Barış”
Dr. Ali Çerkezoğlu “Gezi ve Sağlığın Siyaseti”
Dr. Sadık Çayan “Sağlığın Toplumsallaşması”
Dr. İ. Fuat Akgül “Eğitim Kampüslerinden Toplumsal Yaşama Mücadele”
Dr. Coşkun Canıvar “İşçi Sağlığı”
Dr. Mehmet Zencir ise “Sağlık Reformuna Karşı Sağlık Hakkı Mücadelesi” başlığıyla sunumlar gerçekleştirdi.