“Gezi Parkı yaşamdır, hekimler yaşamı savunuyor” diyerek hem Taksim Dayanışması’nın aktif bir bileşeni  olan hem de Gezi Parkı’na sahip çıkarken şiddete uğrayan insanların yaralarını saran hekimler 1 Ağustos 2013 Perşembe günü Abbasağa Forumu’nda İstanbullularla buluştu.  Abbasağa Forum alanını dolduran vatandaşlarla Gezi Parkı sürecinde hekimlerin, sağlık çalışanlarının ve TTB’nin çalışmaları ve sağlık alanında yaşanan sorunlar konuşuldu.

Yönetim Kurulu Üyemiz Dr. Feray Kaya’nın moderasyona katkı sunduğu forum İstanbul Tabip Odası tarafından hazırlanan bir sunum ve videonun gösterilmesiyle başladı. İlk sözü alan İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Taner Gören süreci ve hekimlerin bu süreçle ilişkisini özetledi. İstanbul Tabip Odası ve hekimler olarak insan ve toplum sağlığının tehlikede olduğu bu süreçte, insan yaşamından, doğadan yana tavır almalarının kaçınılmaz olduğunu dile getiren Dr. Gören “Bizlerle birlikte burada bu forumu gerçekleştirdiğiniz için herkese çok teşekkür ederim. Gezi direnişinde oluşan kollektif ruh forumlarda devam ediyor. Bizler Gezi direnişinde sokaklardaydık. Gezi Parkı'ndan sonra insan olarak nasıl yaşayacağımızı sorguladık hep birlikte. Hekim olarak yapmamız gerekenler konusunda hiç kuşku duymadık, tereddüt etmedik. Yaralılar vardı, gözlerini kaybedenler vardı, ölenler vardı. Orada olmayı mesleki ve insani bir sorumluluk bildik” dedi.

Prof. Dr. Gençay Gürsoy, Prof. Dr. Coşkun Özdemir, Dr. Nazmi Algan, Dr. Süheyla Ağkoç ve Dr. Gülsüm Kav'ın konuşmalarıyla katkı sunduğu forumda son olarak İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Ali Çerkezoğlu konuştu.  Dr. Çerkezoğlu “Gezi Parkı Süreci bitmiş bir süreç değil. Gezi Parkı yaşamdır hekimler yaşama sahip çıkıyor.  Gezi Parkı süreci, eğitimi, sağlığı, çalışma koşulları, beslenmesi, özgürlük alanları, demokratik talepleriyle; tüm boyutlarıyla hayatın kendisidir. Yani en genel ifadeyle söylüyorum ağaçların kesilmesi meselesi sadece çevre için mücadele eden derneklere, arkadaşlara bırakılmayacak kadar önemlidir. Aynen sağlık alanındaki mücadelenin yalnızca hekimlere bırakılmayacak kadar önemli olduğu gibi, eğitim meselesinin yalnızca eğitimcilere bırakılmayacak kadar önemli olduğu gibi… Yani bu süreç yaşamı bütünüyle savunmamız gerektiğini gösterdi bizlere. Yaşamımıza sahip çıkacağız. Bunun bir parçası sağlık hakkımız. 5 kişinin öldüğü, 60 kişinin ağır yaralandığı, 11 kişinin gözünü kaybettiği, 8 bin kişinin yaralandığı bir ortamda bu çok daha yakıcı bir hal alıyor. Hekimi, hemşiresi, yoksulu, işçisi, kaportacısı, öğretmeni, mühendisi hep birlikte nitelikli, eşit, ücretsiz, ulaşılabilir sağlık hakkımıza sahip çıkmayı başarırsak, bu mücadeleyi yürütürsek bilelim ki, hayatın bütününe sahip çıkmış olacağız” diye konuştu.

Forumda söz alan vatandaşlar hekimlerin bu süreçte özverili duruşlarıyla hem mesleklerinin gereğini yerine getirdikleri hem de direnişin bir parçası olarak insanlara güven verdikleri sıklıkla dile getirildi. Yine yapılan konuşmalarda Sağlık Bakanlığı’nın gönüllü sağlık çalışması yürütülmesine ve TTB-İstanbul Tabip Odası’na soruşturma açmasına tepkiler de dillendirildi. Söz alan vatandaşların tümü hekimlere insani çabaları ve çalışmaları için teşekkür ederken, izleyenlerin de ellerini sallayarak bu sözleri desteklemesi ise keyifli görüntüler oluşturdu.