İstanbul Üniversitesi Çapa ve Cerrahpaşa Hastaneleri’nde çalışan taşeron işçiler, 31 Mart’ta 196 işçiyi işten çıkarmaya hazırlanmasına tepki gösterdi.

37 gündür direnen işçiler, İstanbul Tıp Fakültesi Çapa Hastanesi’nde kurulan direniş çadırdan İstanbul Üniversitesi Beyazıt Kampüsü’ne yürüyüş gerçekleştirdi. 

"Taşeron işçisi köle değildir", “Adımız taşeron, soyadımız köle, bir ömür geçmez böyle diyor ve taşerona başkaldırıyoruz” diyerek Beyazıt Meydanı'na doğru yürüyen yaklaşık 200 işçiye İstanbul Tabip Odası, Dev Sağlı-İş, SES Aksaray Şubesi, Tezkoop-İş 5 no.lu Şube, Taşeron İşçileri Derneği ve Hey Tekstil işçileri destek verdi.

İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü’nün bulunduğu Beyazıt Kampüsü’ne gelen işçiler burada bir basın açıklaması yaptı.
Açıklama öncesinde DİSK Genel Başkan Yardımcısı Ali Rıza Küçükosmanoğlu söz alarak taşeron sağlık işçilerinin artık örgütsüz olmadığını belirtti.

Küçükosmanoğlu’nun ardından Türk Tabipleri Birliği Merkez Konsey Üyesi Dr. Osman Öztürk ise, sağlıkta taşeronlaşma “ölüm” demektir diyerek son 10 yılda yaşanan bebek ölümlerini ve hastane yangınlarını örnek gösterdi.

Öztürk’ün konuşmasının ardından Taşeron İşçileri Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği üyesi bir işçi hazırlanan basın açıklamasını okudu. Basın açıklamasının okunduğu sırada taşeron sağlık işçileri adına 3 işçi, taşeron sağlık işçilerinin kadroya alınmasına dair taleplerinin olduğu yüzlerce dilekçeyi rektörlüğe götürdü.

Okunan açıklamada taşerona karşı olduğunu ifade eden İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü’nün 196 taşeron sağlık işçisini işten çıkarmaya hazırlandığı belirtildi. Açıklamada ayrıca İstanbul Üniversitesi’ndeki taşeron sağlık işçilerinin üniversitenin asıl işçileri olduklarına dair mahkeme kararı olduğu hatırlatılarak, İ.Ü.’nün taşeron işçileri kadroya alması gerektiğini söylendi.