Page 11 - Hekim Sözü (Sayı 13) Ocak-Şubat 202
P. 11

ODAMIZDAN


            ancak sürecin tam tersine işletildiğini dile   miz gerekiyor. Hocaların, öğrencilerin
            getirdi. Üniversitelerin akademik, bilimsel   ürettiği bilginin ticarileştirildiği bir eko
            özgürlüğü günden güne yok edilirken,   sistem geliştirilmelidir’ diyor. Yani bizim
            demokratik teamüllere aykırı olarak   üniversitelerde ticarileşme konusunda   Üniversite bilim
            tepeden inme, kayyum niteliğinde rektör   karşısında durduğumuz bütün düşünce-  üretir, üniversite
            atamaları yapıldığını vurguladı. Bunun   leri bir plan proje olarak savunabiliyor.
            son örneğinin Boğaziçi Üniversitesi’nde   Buradaki atanma sadece iktidara yakın   siyasi-ekonomik güç
            yaşandığını, bu anti demokratik uygula-  olmak değil, ekonomik güç odaklarına da   odaklarının etkisi
            maya karşı öğretim üyeleri ve öğrencilerin   yakın olmak durumudur. Biz bu anlayışa   altında var olamaz.
            direndiğini, onların direnişinin yanında   karşı demokratik, özerk, özgür ve katılım-
            olduklarını söyledi.                cı üniversiteyi savunuyoruz. Bununla ilgili   1988’de Lima Bil-

            Boğaziçi Üniversitesi’nden Doç. Zeynep   mücadelemizi sürdüreceğiz, Boğaziçi’nde   dirgesi’nde üniversi-
            Kadirbeyoğlu yaptığı konuşmada üniver-  direnen öğrencilerin ve akademisyenlerin   tenin iktidarlardan,
            sitelerin demokratik, katılımcı bir yapıya   yanında olmaya devam edeceğiz.”  siyasi ve ekonomik
            kavuşması için mücadeleyi sürdürecekle-  Yapılan konuşmaların ardından basın
            rini dile getirdi ve İÜDÜG bileşenlerine   metnini Eğitim-Sen 6 Nolu Şubeden   güçlerden korunması
            verdikleri destek için teşekkür etti.                                     gerektiği, bilimsel
                                                Görkem Doğan kamuoyuyla paylaştı.
            Etkinlikte son konuşmayı yapan, İstanbul   Açıklamada şunlar dile getirildi:   özgürlüklerin, aka-
            Üniversitesi’nin seçilmiş rektörü Prof.   “Türkiye, evrensel utanç listesine bir   demik özerkliğin
            Dr. Raşit Tükel ise şunları dile getirdi:   yenisini daha ekledi. 2 Ocak 2021 tarihli
            “Bugün yine üniversiteyi savunmak için                                    olması gerektiği
            bir araya geldik. Üniversite aslında bir   Resmi Gazete’de yayınlanan kararla Bo-  vurgulanıyordu ve
            çevredir, bilim üretme üzerine kurulu bir   ğaziçi Üniversitesi rektörlüğüne kayyum   bir tehdit olarak
            ortak alandır. Üniversiteyi üniversite ya-  atandı. İktidar, demokratik seçme hakkını
            pan özellikler vardır. Bunlardan bir tanesi   ve seçmen iradesini yok sayarak, kayyum   bu duruma dikkat
            bilimsel özgürlüktür. Bilginin üretilmesi,   mekanizmasını üniversiteleri de içine   çekiliyordu. Aradan
            araştırılması, belgelenmesi aracılığıyla   alacak biçimde genişleterek, bir yönetim
            bilgiyi edinme, geliştirme ve iletme özgür-  biçimi haline getiriyor. Bunun son örneği   geçen 31 senede
            lüğüdür. Bir de akademik özerklik vardır   Türkiye yükseköğreniminin en önemli   bahsedilen tehdidin
            ki öğretim elemanları, öğrenciler ve idari   kurumlarından, Boğaziçi Üniversitesi’nde   hangi boyuta geldi-
            personelin oluşturduğu üniversite çevresi-  yaşandı. Üniversitenin kapısına kelepçe
            nin aktif olarak yer aldığı, üniversiteyi yö-  vurularak, Türkiye toplumsal belleğine   ğini görüyoruz.
            nettiği akademik özgürlük alanıdır. 2015   bir travma olarak silinmez bir iz bırakıldı.
            yılında burada bir çok kez, bu değerleri   Ankara Üniversitesi bahçesinde iliksiz
            savunmak için bir araya geldik. Seçimle   cübbelerin üzerine postallarla basılması-
            gelenin atanması gerektiğini vurguladık.   nın açtığı yara henüz kabuk bağlamamış-
            Seçim yapılıyor, fakat buna uyulmadan   ken, atılan bu adım yarayı daha da derin-
            atamalar gerçekleştiriliyordu. Bir OHAL   leştirdi. Boğaziçi Üniversitesi’ne kayyum
            kararnamesiyle seçim tümüyle kaldırılmış   atama kararı, “sosyal ve kültürel iktidar”
            oldu. Üniversite bilim üretir, üniversite   olamamanın öfkesinin üniversitelerden
            siyasi-ekonomik güç odaklarının etkisi al-  alınmak istendiğinin göstergesidir. “
            tında var olamaz. 1988’de Lima Bildirge-
            si’nde üniversitenin iktidarlardan, siyasi
            ve ekonomik güçlerden korunması ge-
            rektiği, bilimsel özgürlüklerin, akademik
            özerkliğin olması gerektiği vurgulanıyordu
            ve bir tehdit olarak bu duruma dikkat
            çekiliyordu. Aradan geçen 31 senede bah-
            sedilen tehdidin hangi boyuta geldiğini
            görüyoruz. Ülkemizde de son beş yılda
            gelinen nokta ortada. Boğaziçi rektörünün
            atanmasının hemen ardından yaptığı ko-
            nuşma çok çarpıcı. Rektör ‘Üniversitenin
            kamu ve özellikle de özel sektörle olan
            ilişkileri çok zayıfladı, bunları geliştirme-


                                                                                     OCAK-ŞUBAT 2021  hekim sözü  9
   6   7   8   9   10   11   12   13   14   15   16