İstanbul Depreminde Aile Sağlığı Merkezleri Yıkılmasın!


  • Mayıs 27, 2025
  • 293

İstanbul Tabip Odası (İTO) Yönetim Kurulu ve İTO Aile Hekimleri Komisyonu “Depremde Aile Sağlığı Merkezleri Yıkılmasın” başlıklı basın toplantısı düzenledi. 27 Mayıs 2025 Salı günü gerçekleştirilen basın toplantısında; İTO Genel Sekreteri Dr. Ertuğrul Oruç, İTO Yönetim Kurulu üyesi Dr. Emrah Kırımlı ve İTO Aile Hekimleri Komisyonu’ndan Dr. Turan Karakaş yer aldı.

“Aile Sağlığı Merkezleri Kamu Binası Olmalı”

Aile sağlığı merkezi binalarının kamu binası olması gerektiğinin altını çizen Dr. Ertuğrul Oruç şunları söyledi:

“İstanbul Tabip Odası olarak birinci basamak sağlık hizmetlerini olağan dönemlerde de çok önemseyen bir kurumuz. Elbette bunun en önemli ayağı mekânlar. Mekân olmaksızın sağlık hizmeti vermek belli bir düzeyde mümkün değil. Bunun en çarpıcı örneğini Hatay depremlerinde yaşadık. Depremde aile sağlığı merkezleri yıkılan binaların altında kaldı ve en ihtiyaç duyulduğu dönemde hizmet verememiş oldu. İstanbul’da bunun yaşanmaması için olağan dönemlerde bu hazırlığı yapmamız gerekiyor. Maalesef İstanbul’da aile sağlığı merkezi binaları muhtemelen diğer sağlık merkezlerinin binaları gibi dayanıklı değil, depreme hazırlıklı değil. En azından ne kadarının depreme hazırlıklı olup olmadığını net olarak bilmiyoruz. Biz İstanbul Tabip Odası olarak Sağlık Müdürlüğünden ve Sağlık Bakanlığından öncelikle bu aile sağlığı merkezi binalarının ne kadarının depreme dayanıklı ne kadarının değil ne kadarının güçlendirilmesi gerekiyor ne kadarının yeniden yapılması gerekiyor, bunlarla ilgili istatistikleri talep ediyoruz ve bununla ilgili bir planlama görmek istiyoruz. Sadece aile sağlığı merkezinde çalışan meslektaşlarımız ve diğer sağlık emekçileri için değil olağan dönemlerde bir kamusal hizmet olan aile sağlığı hizmetlerinin bir kamu binasında hizmetini sürdürmesi bizim esas düsturumuz.”

“Aile Sağlığı Merkezleri Kaderine Terk Edilmiş”

İstanbul Tabip Odası olarak tüm sağlık kurumlarını ziyaret ettiğimizi belirten Dr. Emrah Kırımlı “Ne yazık ki sağlıkta güvensiz bir ortam var. Sadece mekân olarak değil, şiddet açısından, çalışan sağlığı açısından güvensiz, hastalarımızın sağlığı açısından güvensiz ortamları görüyoruz. 23 Nisan depreminden sonra da geçmiş depremlerden edindiğimiz tecrübelerle aile sağlığı merkezlerini ziyaret ettik. Ne yazık ki aile sağlığı merkezlerinin güvensiz ve kaderine terk edilmiş bir halde çalışmaya devam etmek zorunda kaldığını gördük” dedi.

“Yaşamak İstiyoruz”

Aile sağlığı merkezlerinin kamunun çekildiği, kendi başına kalmış binalar olduğuna dikkat çeken Dr. Turan Karakaş da “Bu durum aile sağlığı merkezi çalışanlarını savunmasız bir duruma sokuyor. Orada yaşamımız söz konusu. Hizmet saatleri içerisinde bir deprem olursa insanlar canını kaybedecek. Yaşamak istiyoruz” İfadelerini kullandı.

Dr. Emrah Kırımlı’nın okuduğu basın metniyse şu şekilde:

Sağlık Binalarını Güvenli Hale Getirmeyen Sağlık Bakanlığına Soruyoruz:

Neyi Bekliyorsunuz?

Depremde Aile Sağlığı Merkezleri Yıkılmasın!

23 Nisan Silivri açıklarında gerçekleşen deprem sonrası bir hekimin feryat sözleriyle başlıyoruz:

“ASM’mizin kolonunda 8 cm derinliğinde en az 50 cm uzunluğunda çatlak var, konuyla ilgili, ilçe ve il sağlık müdürlüğü, belediye ve kaymakamlıkla görüşmemize rağmen sonuç alamadık”

İstanbul'da ASM'de çalışan bir aile hekimi 

İstanbul Tabip Odası olarak 2019 Silivri depremi sonrası Aile Sağlığı Merkezlerinin (ASM) deprem güvenliğinin sağlanması talebiyle İstanbul Sağlık Müdürlüğünü görev ve sorumluklarını yerine getirmeye davet etmiş ve konuyla ilgili hazırlamış olduğumuz raporu müdürlüğe iletmiştik.

2019 yılında 32 ASM sözünü yerine getirmeyen Sağlık Bakanlığı’nın 2025’te 1000 ASM yapma sözü inandırıcılığını kaybetti

 2019 yılında hazırlamış olduğumuz rapora göre, İstanbul’da 3 ASM binasından birinin 1999 öncesi yapılmış olduğunu, sağlık çalışanlarının yaşlı binaların bodrum katlarında hizmet vermeye zorlandıklarını tespit etmiş, sorumluları acilen sorumluluklarını yerine getirmeye davet etmiştik. O dönemde İstanbul Sağlık Müdürlüğü görevinde olan şimdiki Sağlık Bakanı Dr. Kemal Memişoğlu İstanbul’da 32 yeni ASM yapacağı sözünü vermişti. İstanbul’da 300’den fazlası 1999 yılından önce yapılmış 1000’e yakın ASM binasından en az 32 tanesinin depreme karşı güvenli olacağı ümidiyle olumlu bir başlangıç olacağını düşünmüştük.

Aradan 6 Şubat 2023 depremleri geçti ve son olarak 23 Nisan 2025 İstanbul depremini yaşadık. Bırakın depreme karşı güvensiz yüzlerce ASM binasının yenilenmesini, söz verilen 32 ASM bile yapılmadı. Söz verilen ve kamuoyuna açıklanan 32 ASM binasının bir kısmı Eğitim ve Araştırma Hastanelerine devredildi, bir kısmı Sağlıklı Hayat Merkezi oldu. Bilakis mevcut ASM binalarının içine ek aile hekimliği birimi açıldı, son yıllarda yaşanan ekonomik krizle birlikte eskisinden daha fazla sayıda depreme karşı güvenli olmayan ASM hizmet binaları oluştu.

23 Nisan 2025 tarihli Silivri depremi sonrasında ASM’lerde çalışan sağlık çalışanlarıyla yaptığımız görüşmeler ve anketler sonucunda deprem güvenliği bakımından ASM binalarında sorunların devam ettiğini öğrenmiş olduk. 2019 Silivri depremi yaşandığında İstanbul Sağlık Müdürü olan Dr. Kemal Memişoğlu artık Sağlık Bakanlığı görevindeydi ve bu sefer 32 değil 1000 ASM sözü vermişti. Aradan 40 gün geçti bakanın sözünü ettiği 1000 ASM’ye dair bir çalışma görmüş değiliz.

Oysa dönemin Sağlık Müdürü şimdinin Sağlık Bakanı olan Sayın Memişoğlu İstanbul’da kaç ASM’nin olası bir deprem sonrası yıkılabileceğini gayet iyi biliyor. Sağlık Bakanlığı kendi hazırladığı raporda olası depremde İstanbul’daki 2 ASM’den birinin bile çalışamayacağını yazmış.  Kendi deprem raporlarında 600’den fazla ASM’nin çalışamayacağı tespit edilmiş. Bu ASM’lerin hangileri olduğunu Sayın Memişoğlu biliyor buna rağmen harekete geçmiyor.

Sesimizi duyan yok ama ısrar ediyoruz, deprem sonrası için değil öncesi için tedbir gerekir!

Sahada yaptığımız çalışmalarda arkadaşlarımız çürük binalarda çalıştıklarını müdürlüklere, belediyelere bildirdiklerini ama kimsenin bu konuyla ilgilenmediğini, halen güvensiz binalarda çalışmaya devam etmek zorunda olduklarını söylüyorlar. 23 Nisan depreminin hemen ardından bu konuları konuşmak, sahada yaşanan sorunları iletebilmek için Sağlık Müdürlüğünden randevu talep ettik. Tekrar ve tekrar aramamıza rağmen randevu talebimize olumlu yanıt gelmedi. Meslek örgütü olarak, sahada çalışan hekimler olarak, deprem konusunda yıllara dayanan tecrübemizle bu konunun halının altına süpürmekle, yok saymakla bitmeyeceğini biliyoruz. Bizler yurttaşlarımıza depreme karşı güvenli binalarda güvenle sağlık hizmeti sunmak istiyoruz. Deprem sonrası en çok ihtiyaç duyacağımız sağlık hizmetinin şehir merkezlerine uzak şehir hastanelerinde değil olay yerinde sunulması gerektiğini, bunun için birinci basamağın bu bakışla örgütlenip hazırlanması gerektiğini biliyor ve söylüyoruz.

Deprem sonrası krizlerde hiç duraksamadan görev aldığımız gibi, deprem hazırlığı için de tüm gücümüzle çalışabiliriz, ancak bunun sorumluluğu bizde değil kamu idaresindedir. Olası İstanbul depreminin mesai saatleri içinde olmaması en büyük temennilerimizden biridir. Çünkü mesai saatleri içinde gerçekleşecek bir depremde güvensiz olduğu bilinen ASM’lerde can kaybı kaçınılmaz olacağı kaygısını taşıyoruz.

Depreme karşı güvenli olmayan ASM binalarının derhal boşaltılması ya da güçlendirilmesi şarttır!

Kamusal bir hizmet olan birinci basamak sağlı hizmetleri kamu binalarında verilmelidir. ASM binalarının yenilenmesi ya da güçlendirilmesi için hükümetin yeterli bütçeye sahip olduğunu biliyor, tercih sorunu olduğunu anlıyoruz. Aile Hekimi olamayan boş binalara yıllarca kapandı demesinler diye milyonlarca lira kira verebildiklerini biliyoruz, istedikleri zaman arsa üretebildiklerini biliyoruz.

23 Mayıs 2025’de Resmî Gazetede yayınlanan Türkiye Afet Sonrası İyileştirme Planı (TASİP) Madde 4.3.4.2 ile kamuya ait aile sağlığı merkezi binası iyileştirme görevi Sağlık Müdürlüklerine verilmiştir. İlimizde bu plan çerçevesinde Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ekiplerince ASM’lerin denetimleri yapılmış ancak sonuçları açıklanmamıştır.

Ne İstiyoruz Biliyorsunuz Ama Yine de Hatırlatalım:

İstanbul Sağlık Müdürlüğünden ve Sağlık Bakanlığından;

  • ASM denetim raporlarının sonuçlarının gecikmeden çalışanlara iletilmesini talep ediyoruz.
  • Halihazırda yıkılacağı bilinen depreme dayanıksız raporu olan binaların içinde çalışanlara yük olmadan derhal boşaltılmasını talep ediyoruz.
  • Özelden kiralanmış binalara milyonlarca lira ödeme yapmak, site altlarına ASM açmaya çalışmak, var olan ASM’lerin içinde uygunsuz odalarda birim açmak yerine, yıllardır söz verilen kamu binalarının gecikmeden yapılmasını talep ediyoruz.
  • Olası İstanbul depremine hazırlık konusunda odamızın yaptığı çalışmalara katılım sözünün yerine getirilmesini talep ediyoruz.
  • Tüm bunları olası İstanbul depreminde bir enkazın altında kalmamak için talep ediyoruz. Olası sorunları Sağlık Bakanlığı ve İstanbul Sağlık Müdürlüğü gibi biz de biliyoruz. Bu çökmüş sağlık sisteminin devam etmesine yönelik pansuman tedbirler değil hepimizin güvenle çalışabileceği bir sağlık sisteminin mümkün olduğunu da biliyoruz. Yasal mevzuatımız, insan kaynağımız ve ekonomik imkânlarımız yeterlidir, bunu yapacak irade eksiktir. Artık kaybedecek senelerimiz yok. Olası bir enkazın sorumluları bugün gerekli adımları atmayanlardır.

Açıklamanın başında İstanbul’da ASM de çalışan hekim arkadaşların 23 Nisan Silivri deprem sonrası bizlere yazdıkları, söyledikleri sözlereler başlamıştık, devamında söylenenler:

 “Küçük bir bölgede hizmet veriyoruz, bina sağlık hizmeti için çok uygunsuz , biz çıkmak için çok uğraştık ama 3 bölgeye uygun yer bulamadık , belediye bir alan gösterdi 3-4 yıldır yeni bina yapışacak ilanları her seçim dönemi açıklanıyor ama bir türlü yapılamadı , ilçe sağlık ile sürekli temastayız ama sorunumuz çözülemedi ”

“Belediyeyle defalarca görüştük ilçe sağlıkla görüştük ama bir sonuç alamadık. Bence bu iki kurumun bu konuda daha efektif çalışması gerekli”

Depreme karşı güvenli, sağlık kurumu olarak planlanmış binalarda sunulacak birinci basamak hizmeti hem çalışanlar hem de yurttaşlarımız için kıymetlidir.

Halkımızı duyarlı olmaya, sağlık bakanlığının bir kez daha deprem olmadan, insanlar ölmeden, yaralanmadan, mağdur olmadan önce görev ve sorumluklarını yerine getirmeye çağırıyoruz.

Saygılarımızla. 

İSTANBUL TABİP ODASI AİLE HEKİMLERİ KOMİSYONU

İSTANBUL TABİP ODASI YÖNETİM KURULU

 


Bu HABERİ Paylaş!