İl Sağlık Müdürlüğü Önünden Seslendik: Eziyet Yönetmeliğini Kabul Etmeyeceğiz!
- Ekim 10, 2024
- 1134
Sağlık Bakanlığının “Aile Hekimliği Yönetmeliği” taslağını 10 Ekim 2024 tarihinde İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü önünde protesto ettik. İstanbul Tabip Odası (İTO), SES İstanbul Şubeleri, Birlik ve Dayanışma Sendikası, Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası, İstanbul Aile Hekimliği Derneği, Hekimsen, Genel Sağlık-İş, Hekim Birliği Sendikası, Tüm Aile Sağlığı-Sağlık Memuru-Att-Hemşire ve Ebe Derneği ve Türkiye Aile Hekimleri Uzmanlık Derneği’nin yer aldığı eylemde “Eziyet Yönetmeliğini İstemiyoruz” pankartı açıldı. Eylemde konuşan İTO Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Osman Küçükosmanoğlu birinci basamak sağlık hizmetlerinin güçlendirilmesinin iyi bir sağlık sisteminin ilk şartlarından bir tanesi olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Yeni Bakan Sayın Memişoğlu daha önce sağlık müdürüydü. Kendisiyle görüştüğümüzde hep söylediği ‘evet birinci basamağı güçlendireceğiz’ olmuştu. Ama böyle bir yönetmelik açıkçası hiç beklemiyorduk. Mevcut durumun iyileştirilmesi bir yana çok daha kötü hale getiren, ücretlerin bir kısmını keserek bunu performans adı altında bazı dayatmalara bağlayan yeni bir yönetmelik. Bu sanki işler iyi gidiyormuş, daha çok ücret alacakmışız gibi tanıtılmasına rağmen mevcut hakların elimizden alınmasından başka bir şey değil. Bir de böyle garip formüllerle bunun sunulması… Evet biz bunu gayet iyi anlıyoruz, bunu anlayacak zekâmız var, bu ne demek; daha çok hasta bakın, daha çok para kazanın. Yani vatandaşın sağlığına değil vatandaşın hastalığına dua eden, daha çok gelsinler ister bir dakika ister iki dakika kapıdan kafasını göstersin gitsin, sayı artsın, paranızı alın. Böyle sağlık olmaz! Bunun yanında bir de sopa var; buna razı olmazsanız disiplin yönetmeliği getiriyor. İki defa uyarı alırsanız, daha da uzarsa sözleşmeniz iptal olur. Bu yönetmelik teklifinin kabul edilmesi mümkün değildir! Buna tüm gücümüzle karşı çıkacağız, bu mücadeleyi sürdüreceğiz. Tabii ki bunun geri çekilmesi tek başına yetmiyor. Tek kalem maaş, performansa bağlı olarak değil, tüm hak edişlerimizin tek kalemde hesaplandığı, emekliliğe yansıyan bir maaş ve sağlık sistemini güçlendirecek güçlü bir birinci basamak; binalarının kamu binası olduğu, ekibin tam olduğu, ücretlerin tam olarak ödendiği güçlü bir birinci basamak arzumuzdur. Bu sağlığın güçlendirilmesinin en önemli şartıdır.”
Eylemde okunan ortak basın açıklamasındaysa şu ifadeler yer aldı:
Aile Hekimliği Çalışanları olarak yine bize eziyet olacak yeni bir yönetmelik hazırlandığını öğrendiğimiz için buradayız.
Ülkemizdeki nüfusa oranla sağlık çalışanı sayısının olması gerekenden çok daha az olduğu herkesin malumudur.
Bizlerin, altında ezildiğimiz yoğun iş yüküyle çalışırken bir de her gün şiddet olayları yaşaması ve bu durumu önleyici yasal düzenlemelerin yapılamaması bu ülkenin en büyük ayıbıdır.
Bizler her an kapımızdan pompalı tüfekli biri girmeyecekmiş gibi çalışmaya devam ederken sizlerin çıkardığı yeni mevzuatlarla maruz kaldığımız idari şiddet de artık dayanılmaz noktaya gelmiştir.
Zor şartlarda özveri ile çalışan biz sağlık çalışanları ödüllendirilmek yerine hep cezalandırılan kesim olmaktayız.
Biz bu durumdan BIKTIK ARTIK !!!
“Şifa veren ele vefa “sloganıyla bizim yanımızdaymış gibi görünen sağlık bakanlığı malesef iş sağlık çalışanına emeğinin hakkını verme konusuna gelince tam tersi tutum sergileyip bizi her konuda mevcut günden geriye götürecek mevzuatlar çıkarmaktadır.
Bugün de burada yine Aile Hekimliği Çalışanlarına bugününü aratacak yeni bir yönetmelik taslağına tepkimizi göstermek için toplandık.
Taslak metne göre Aile Hekimliği Çalışanları, kendi birimlerine kesin kayıtlı nüfus üzerinden ödenen ücretlerde kullanılan katsayılar değiştirilerek gelir kaybına uğratılmaktadır.
Kişilerin aile hekimine son 6 ayda başvurmadığı durumlarda her kişi için ödenen ücretin yarı oranda azaltılacağı belirtilmiştir.
Ülkemizde vatandaşlarımız sağlık hizmeti almak için istediği sağlık kurumuna başvurabilmektedirler. Hiç kimse 6 ayda bir aile hekimine başvurmak zorunda değildir. Bu zorunluluğun olmadığı sistemde bizlere ödenecek ücretin bu şarta bağlanmasının hangi mantıkla yapıldığı tarafımıza açıklanmalıdır.
Ülkemizdeki yüksek enflasyon ve adaletsiz vergi dilimleri sebebiyle aylık gelirimiz her geçen ay erirken üstüne mevcut gelirimizi azaltan ve Anayasamıza da alenen aykırı olan bu mevzuat düzenlemesini asla kabul etmeyeceğiz.
Bizlere daha önceki yönetmelik değişikliği ile verilen teşvik ödeme sistemi de tamamen değiştirilerek bu ödemenin verilmemesi için matematik sınırları zorlanıp karma karışık bir formül hesabı yapılmış ve adeta biz Aile Hekimliği çalışanlarına hakaret edilmiştir.
İçerisinde "sigma” işareti olan bu formülü bakanımız ilk gördüğünde ne tepki verdi çok merak ediyoruz!
İnsan sağlığı ile uğraşan biz sağlık çalışanlarının akıl sağlığı ile oynamaktan vazgeçin artık!!
Biz saçma matematik formülleriyle hesaplanmış ek ödeme istemiyoruz. Hiç bir performans kriterine bağlı olmayan yoksulluk sınırının üzerinde emekliliğe yansıyacak tek kalem hakediş istiyoruz
Yine daha önce Aile Hekimliği Kanununa da eklenen sözleşme feshi getiren hükümler yeni yönetmeliğe de eklenmiş ve yanına yeni ek maddeler konmuştur.
Mevcut mevzuata göre Aile Hekimleri Çalışanlarına verilecek 3 uyarı cezası ile sözleşmeleri fesih olmaktadır.
Uyarı cezalarının çok kolay verildiği mevcut saha ortamında sözleşme feshini çok kolaylaştıran sağlık bakanlığı Demokles’in kılıcı gibi sürekli tepemizde olduğunu belirterek bize mobbing uyguladığını mevzuata yazmış durumdadır.
Mobbing anayasal ve evrensel bir suçtur!
Bu mevzuat aynı şekilde yayımlandığı takdirde bu metni yazanlar ve onaylayanlar alenen suç işlemiş olacaktır ve haklarında gereken yasal işlem başlatılmalıdır!!
Sözleşme yenileme döneminde de an itibariyle aile hekimi birimi başına düşen hasta sayısı ile yapılması imkânsız olan görevlerin yapılamaması sözleşme yenileme kriteri olarak konulmuş ve iş güvencemiz de elimizden alınmıştır.
Biz can güvenliği ve iş güvencesi altında çalışmak istiyoruz. Bunu sağlaması gereken sağlık bakanlığı da üzerine düşeni yapmak mecburiyetindedir.
Aksi halde Aile Hekimliği Sisteminde hali hazırda çok sayıda ek işgücüne ihtiyaç varken mevcut çalışanlar da sistemden çıkacak ve çöküş kaçınılmaz olacaktır.
Sonuç olarak sahada çalışan bizlerle iş birliğine girilmeden hazırlanan her mevzuatta olduğu gibi bu Yönetmelik değişikliğini içeren taslak da uygulanabilir değildir ve uygulandığı takdirde ülkemizdeki koruyucu sağlık hizmetine ve dolaylı olarak halk sağlığına ciddi hasar vereceği aşikar olup bu taslağın iptal edilmesi gerekmektedir.
İptal edilmediği taktirde burada bulunan tüm STK’lar olarak tüm alanlarda var gücümüzle mücadeleye devam edeceğimizi deklare ediyoruz.
Karar Sağlık Bakanlığınındır!!