TTB Heyeti Adalet Bakanı Ergin İle Görüştü


  • Ekim 13, 2011
  • 2032

Dr. Eriş Bilaloğlu, Prof. Dr. Feride Aksu Tanık ve Prof. Dr. Ümit Biçer’den oluşan TTB Heyeti, Adalet Bakanı Sadullah Ergin ile bugün (13.11.2011) bir görüşme yaptı.

Görüşmede, Adalet Bakanı Ergin’e çeşitli konularda hekimlerle ilgili olarak yürütülen soruşturmalarda; sabah erken saatlerde ev aramaları, hastanede poliklinik odasından polis nezaretinde götürme, kelepçe takma vb. onur kırıcı davranışlarla gözaltına alınmalarla ilgili olarak, örnekleriyle sorunlar aktarıldı. Bu yöntemlerin hiç kimseye, hekimlere de yapılmasının TTB tarafından uygun bulunmadığı, bir itibarsızlaştırma uygulaması olarak değerlendirildiği ifade edildi. Adalet Bakanı Ergin de, 12 Eylül 2011 tarihinde Cumhuriyet Savcıları ve Ağır Ceza Hakimleriyle bir toplantı yapıldığını, zanlılara saygı gösterilmesi ve onurlarını kırıcı davranışlar içinde olunmaması konusunun ele alındığını söyledi. Ergin ayrıca, 15-17 Kasım 2011 tarihlerinde İnsan Hakları Mahkemesi İhlal Kararları konulu bir çalıştay yapılacağını, bu ve benzeri konuların orada da ele alınacağını kaydetti.

Üçlü Protokol değişikliğinin de ele alındığı görüşmede, değişiklik olumlu bir adım olarak değerlendirildi. Ancak, muhafazalı odalar oluşturulana dek hasta mahremiyetinin göz ardı edilmesine ilişkin kaygılar dile getirildi. Ayrıca, Uluslararası Biyotıp Sözleşmesi’nin Üçlü Protokol konusundaki soru işaretli alanlara açıklık getirdiği ifade edildi. Değişiklik sonrası sevk araçlarında kolluk kuvvetleri nezaretinde muayeneyi kabul etmediğini beyan eden tutuklu ve hükümlülerin cezaevine geri gönderildiklerine dair duyumlar iletildi. Ergin, Bakanlık bürokratlarından değişiklik sonrası durum değerlendirmesi yapılmasını istedi. Bakan Ergin’e ayrıca Üçlü Protokol çerçevesinde Dr. Sadık Çayan Mulamahmutoğlu'nun yargılanması sürecine ilişkin bilgi verildi. Üçlü Protokol değişikliği sonrasında yargılamanın düşmesi gerektiğini ifade eden Bakan, durumu inceleyeceklerini belirtti.

Görüşmede, Diyarbakır Kocaköy'de Kaymakam tarafından darp edilen ve bunun hakkında açılan davanın iddianamesinde de yer aldığı Dr. Bahar Tekin'in yargılanması sürecine ilişkin bilgi aktarıldı. Adalet Bakanı iddianameyi isteyerek incelenmesi konusunda direktif verdi.

Cezaevi hekimliği açısından aile hekimliğinin uygun olmadığının çeşitli örnekler ve sakıncalarıyla aktarıldığı görüşmede, cezaevi hekimi gerekliliği ve bu zor görev için her anlamda özendirici yaklaşımların önemi vurgulandı.

Görüşmede ayrıca, ceza ve tutukevlerinde sağlık hizmetlerine erişim konusu kapsamlı bir biçimde dile getirildi. Özellikle terminal dönemde, ağır hastalığı olan hastalar ile ilgili 135 kişilik bir liste iletildi. Ergin, bu konularda işbirliği yapılabileceğini, TTB'ye ulaşan bilgi ve belgelerin ulaştırılması halinde, sağlık hizmetine erişim sorunlarının çözülmesi konusunda birlikte çaba harcanabileceğini belirtti. Adli Tıp Kurumu ve infaz tehiri ile ilgili sorunlar ayrıntılarıyla dile getirildi. Sadullah Ergin mevzuatın sıkıntılı olduğunu, hümanist, mesleki endişelerle yaklaşan insanlara ihtiyaç olduğunu, bu alanda yaşanan sorunların TTB tarafından doğrudan Bakanlığa iletilebileceğini belirtti. Ergin ayrıca, Kasım ayında cezaevi müdürleriyle yapılacak bir toplantıda, TTB'den "Cezaevleri ve Sağlık" konusunda bir konuşma istenebileceğini ifade etti.

Toplu mezarlar meselesinin çok kapsamlı ve derinlikli bir sorun olduğu da görüşmede dile getirilen konular arasında yer aldı. İnsan hakları kuruluşları, hukukçular ve TTB'nin içinde olduğunu daha geniş bir grupla, en kısa zamanda yeni bir randevu isteği ifade edildi.

---------

Randevu talep yazısı aşağıdadır:

 

SAYIN SADULLAH ERGİN

T.C. ADALET BAKANI

ANKARA

23.09.2011

 

Sayın Bakan,

Zor ve önemli, hatta gerçekçi olmak gerekirse çok zor ve çok önemli bir görevi yürüttüğünüzün farkındayız. O nedenle kolaylıklar diliyor ve prensip olarak sizi -olabildiğince- gereksiz meşgul etmemeyi benimsiyoruz.

Ne var ki Bakanlığınızı ilgilendiren ve çok önemli olduğunu düşündüğümüz konularda –yaklaşık bir buçuk yıldır ve birden fazla kez randevu talebimize rağmen- görüşemiyoruz. Daha kötüsü Bakanlığınız tarafından bir basın duyurusu ile kamuoyu ile paylaşılan, bizi çok yakından ilgilendiren bilgi ve belgeleri bile ("Üçlü Protokol" gibi) edinemiyoruz. Bu durum sizinle görüşemememizin bir meşguliyet ve sizin önceliklerinizin ötesinde bir tutumla karşı karşıya olduğumuzu düşündürmektedir.

Yanılmış olmak dileği ve Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi'nin II. Başkanı Prof. Dr. Feride Aksu Tanık ve Merkez Konseyi üyesi Dr. Ali Çerkezoğlu’nun sizinle yaptığı 10.09.2009 tarihli görüşmenin olumlu atmosferi ve bilgisiyle bir kez daha ve açıklıkla bu mektubu yazıyorum.

Sayın Bakan,

Biz bir meslek örgütüyüz, bir hekim örgütüyüz. Hekimlik değerleri ve değerlerimizin ışığında toplum sağlığıyla birlikte hekimliğin, haklarımızın korunması sorumluluğumuzdur.

"Üçlü Protokol" gibi hızla çözülebilecek başlıklardan cezaevlerinde sağlık koşulları, cezaevlerindeki hastaların sağlık hizmetine ulaşabilmeleri, cezaevi hekimliği, sevk koşulları, “toplu mezarlar” meselesi görüşme başlıklarının ilk elde sayılabileceklerini oluşturuyor.

Kuşkusuz bu başlıklar ve devletin güvencesinde olan cezaevindeki insanlara sağladığı koşullar (Türkiye gibi çok sayıda insanın hükümlü-tutuklu adı altında cezaevlerinde tutulduğu da göz önüne alındığında) toplumun büyük bir çoğunluğunu doğrudan ilgilendirmektedir. Bütün bunların üzerine hepimizi derinden etkileyen son felaket (cezaevi aracının içerisinde yanarak ölen insanlar) vicdanı olan herkesi isyan duygusu ile sarsmıştır.

Bu başlıkların hassasiyeti nedeniyle randevu talebimize kısa sürede yanıt verileceği umuduyla saygılar sunuyorum.

Dr. Eriş Bilaloğlu

TTB Merkez Konseyi

Başkanı


Bu HABERİ Paylaş!