Bir Bilim Adamının Onurlu Savaşı


  • Eylül 15, 2011
  • 3287

Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu'nun Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu'na karşı açmış olduğu davanın 2. duruşması 15 Eylül 2011 tarihinde gerçekleşti. Bilindiği gibi Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu  6 Ocak 2011 tarihinde Demokrat Kocaeli Gazetesi’ne verdiği bir demeçte Dilovası bölgesinde yaşayan çocukların kakalarında ve annelerin sütlerinde ağır metaller bulunduğunu, bunun da ileride kanser ve benzeri ciddi sağlık sorunları yaratacağına dikkat çekmişti. Yetkililerse toplum sağlığını tehdit eden bu duruma karşı biliminsanlarına kulak vermek ve önlemler almak yerine Dr. Hamzaoğlu'nu açtıkları soruşturmalarla ve yaptıkları hakaret dolu açıklamalarla sindirmeye çalıştılar. Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu bu yakışıksız girişimlerin başını çeken isimlerden oldu. Karaosmanoğlu, Bizim Kocaeli Gazetesi'ne verdiği röportajda Onur Hamzaoğlu’nu "şarlatanlık yapmakla" suçlayınca Dr. Hamzaoğlu kendisine basın yoluyla hakaret edildiğini öne sürerek belediye başkanı hakkında hakaret davası açtı.

 İlk duruşması 30 Mayıs 2011 tarihinde Kocaeli 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen dava, sanık Karaosmanoğlu’nun gelmemesi nedeniyle 15 Eylül 2011 tarihine ertelenmişti. İkinci duruşmaya sanık ve tanıklar geldiler. Sanık avukatları her ne kadar şarlatanlık suçlaması yapmadıklarını söylese de tanık olarak dinlenen Demokrat Kocaeli Gazetesi muhabiri Serkan Borlak sanığın şarlatan sıfatını kullandığını dile getirdi.

Görevi bilim yapmak olan Onur Hamzaoğlu bir yandan hakarete uğradığı için adliye koridorlarında onurunu korumaya çalışırken diğer yandan Kocaeli Üniversitesi Rektörlüğü'nün açtığı soruşturmayla baş etmektedir. Ne acıdır ki bilimi ve biliminsanlarını gözetmesi gereken rektörlük ceza soruşturması açarak Onur’unu kaybetmek tehlikesi ile karşı karşıya gelmiştir.

 Rektörlük bununla da kalmayarak Etik Kurulu’nu devreye sokmuştur. Gizli yürütülmesi gereken bir soruşturma henüz sonuçlanmamasına rağmen sanık avukatları etik kurulun olumsuz görüş bildirdiği duyumu aldıklarını söyleyerek mahkemeyi etkilemeye çalışmışlardır. Mahkeme etik kurul raporunun istenmesine, ek kanıtların sunulmasına, duruşmaya gelmeyen bir tanığın zorla getirilmesine ve duruşmanın 24 Kasım 2011'de saat 11.00'da görülmesine kara vermiştir.

Onur Hamzaoğlu çifte kıskaç altına sokulmuştur. Bir yandan kendisine "şarlatanlık" suçlaması getiren yetkililerle yargı önünde hesaplaşmaya çalışırken, Rektörlük Etik Kurulu’na yaptığı çalışmanın bilimsel olduğunu kanıtlamak çabasındadır.

 Bu olay akademik açıdan bir ibret vakası olarak tarihe geçecektir. Onur Hamzaoğlu üniversiteden uzaklaştırılmak mı isteniyor sorusunu akla getiren bu durum rektörlükçe derhal açıklığa kavuşturulmalıdır.

 Bu dava artık ulusal ve uluslararası bir boyut kazanmıştır. Bugün itibariyle dava konusuna neden olan “ Endüstri Yoğun Bölgelerde Yaşayanlarda Ölüm Nedenleri: Dilovası Örneği” bilimsel çalışması diğer çalışmalarla birlikte değerlendirilerek TTB tarafından hazırlanacak yeni bir raporla bilim dünyasına ve kamuoyuna sunulacaktır.

 Ayrıca Kasım ayının ortalarında İstanbul’da “Dilovası Gerçeği ve Çevre Kirliliğinin Yol Açtığı Ölümler“ üzerine uluslararası bir sempozyum toplanacaktır.

 Bu dava göstermiştir ki yüreği bilim için atam bilim insanları, çevre sorunlarına duyarlı meslek örgütleri,  sivil toplum kuruluşları, sendikalar ve partiler bundan sonra da ONUR HAMZAOĞLU’nun yanında olmaya devam edecektir.


Bu HABERİ Paylaş!