ÖĞRETİM ÜYELERİNE "ROTASYON"A YARGI FRENİ


  • Ağustos 24, 2010
  • 1859

Danıştay, YÖK'ün öğretim üyelerine "rotasyon" uygulamasının yürütmesini durdurdu.

10.06.2009
 
BASIN AÇIKLAMASI
 
Danıştay, YÖK’ün öğretim üyelerine “rotasyon” uygulamasının yürütmesini durdurdu
 
Türk Tabipleri Birliği tarafından Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı’nın (YÖK) 26.02.2009 gün ve 2009/7 sayılı “öğretim üyelerinin rotasyona gönderilmesi” kararının yürütmesinin durdurulması ve iptali için Yargıya başvurulmuştu. YÖK’ün bu kararında; 13 üniversiteye bağlı tıp fakültesinin, 261 anabilim dalı/ bilim dalındaki öğretim üyesi ihtiyacının 2009-2010 yılı sonuna kadar önce en az bir yıl süre ile daha sonra kısaltılarak 27 üniversiteye bağlı tıp fakültesinden 2547 sayılı Kanunun 41. maddesi uyarınca karşılanması öngörülmüştü.
 
Danıştay’ın verdiği karar çerçevesinde rotasyon uygulaması işleminin yürütmesi durdurulmuştur.
 
Türk Tabipleri Birliği tarafından açılan davada;
-    Kararın Yükseköğretim Genel Kurulu tarafından değil Yürütme Kurulu tarafından alınmış olması nedeniyle işlemin yetki unsuru yönünden hukuka aykırı olduğu,
-    Kararın yükseköğretimin planlanması ve düzenlenmesine yönelik ilkelere aykırı olduğu,
-    Kararın yükseköğretimden çok sağlık hizmeti ihtiyacına yönelik alanlarda görevlendirmeyi içermesi nedeniyle de hukuka aykırı olduğu,
-     Karar uyarınca öğretim üyesi gönderecek tıp fakültelerinde eğitim, sağlık hizmeti ve bilimsel araştırmaların aksayacağı,
-     Kararın geçici görevlendirme ile ilgili düzenlemelere ve içtihatlara aykırılık taşıdığı,
-   Kararla geçici görevlendirilecek öğretim üyelerinin temel haklarının zedelendiği ve bu kapsamda;
Geçici görevlendirme işleminin zorunlu çalıştırma niteliğinde olduğu ancak bunun için hukuken gerekli koşulların bulunmadığı,
 Aile birliğinin korunması hakkını ihlal ettiği,
Öğretim üyelerinin çalışma hakkı ve mali haklarını hukuka aykırı olarak zedelediği savunulmuştur.
 
Türk Tabipleri Birliği, Türkiye’de nitelikli tıp eğitiminden yanadır. Nitelikli tıp eğitimi, toplumun ihtiyaçlarını önceleyen, bilgi ve beceri açısından yeterli donanıma sahip hekimlerin yetiştirilmesini hedefler. Açıktır ki, böyle bir eğitim yeterli tıp fakültelerini, uygun koşul ve olanaklara sahip bir ortamda hizmet sunacak, özlük hakları açısından güvence altında olan öğretim üyelerini ön koşul olarak ister.
 
Hükümet ve özel olarak YÖK ile Sağlık Bakanlığı uyguladıkları Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın bir gereği olarak, nitelikli tıp eğitimini, nitelikli sağlık hizmetini göz ardı etmekte, bütünüyle piyasa için, piyasa koşullarında, piyasacı bir anlayışla ve tüccar mantığıyla politika yapmaktadırlar. Bu anlayış, rotasyon uygulaması gibi kararlardan “paracı doktorlar gürültü yapıyor”a ulaşan bir tarzla desteklenmektedir.  Bunun güncel adımları ise “tam gün” ve Kamu Hastane Birlikleri yasa tasarılarında somutlanmaktadır.
 
Türk Tabipleri Birliği, dün olduğu gibi bugün de Türkiye’de yaşayanların/halkın eşit, ücretsiz, nitelikli bir sağlık hizmeti alabilmesi,  hekim ve diğer sağlık çalışanlarının güvenceli özlük hakları ortamında çalışması için çaba harcamaktadır. Rotasyon uygulamasının çıkmasından çok kısa bir süre sonra yapılan hukuki girişim ve bugün itibarıyla alınan hukuksal sonuç bunun en somut göstergesidir.
 
Ancak bu yetmez.
 
Şimdi, nitelikli tıp eğitiminin sahipleri, rektörler, dekanlar, öğretim üyeleri başta olmak üzere hep birlikte sorumluluklarımızın gereğini yerine getirmek durumundayız:
 
Altyapısı tamamlanmamış tıp fakültelerinin açılmasına engel olmalı, yeterli ve nitelikli tıp eğitimi verme koşullarını sağlamayan tıp fakültelerinin öğrenci alması durdurulmalı, rotasyon uygulaması için isim bildirmemeli, varsa bildirimlerin iptali sağlanmalı, mutlaka kontenjan artışlarına/tıp fakültelerinde ikili tedrisata hayır denmelidir.
 
Tıp fakültelerinin hepimizce bilinen olumsuzluklarının düzeltilmesi, tıp eğitiminin öncelenmesi, bilimsel ortamın tesis edilmesi, tıp fakültelerine piyasacı yaklaşımın durdurulması, çalışanların, öğretim üyelerinin Türkiye’deki bütün hekimlerle birlikte özlük haklarının iyileştirilmesi için adım atma, öne çıkma zamanıdır.
 
TÜRK TABİPLERİ BİRLİĞİ
MERKEZ KONSEYİ


Bu HABERİ Paylaş!