Ocak Ayı


  • Ağustos 24, 2010
  • 7668

 

 

03.01.2006 TARİHLİ YÖNETİM KURULU KARARLARI

1. Dr.Burak Uzel, Dr.Ramazan Gözüküçük, Dr.İbrahim Denizkıran, Dr.Cezair Attila Büyükgebiz, Dr.Fatma Özsoy, Dr.Selim Çerezci, Dr.Handan Tokmak, Dr.Hacer Haltaş, Dr.Ayça Sefai, Dr.Mehmet Yanartaş, Dr.Ahmet Çalışkan, Dr.Hüseyin Arık, Dr.Naim Erhan Özgüler, Dr.Tuba Dal, Dr.Pınar Sağıroğlu, Dr.Koza Çubukçu Aydoseli, Dr.Yasin Abul, Dr.Yasemin Akgün, Dr.Özdem Anğ, Dr.Tuğba Topçu, Dr.Sadık Utku Kefeli, Dr.Aslı Aksu, Dr.Lütfiye Harika Gözümoğulları, Dr.Fatma Betül Özdilek, Dr.Bilgi Laçin'in üyelik başvurularının kabulüne,

2. Dr.Doğan Gönüllü'ye NBG Çorap İmalatı San. Ve Tic. A.Ş. için bundan sonra düzenlenecek sürekli eğitim programlarına katılmaları koşuluyla işyeri hekimliği çalışma yetkisi verilmesine,

3. � isimli hastanın 29.09.2005 tarihinde Oda Başkanlığı'na yaptığı başvuruda, � Polikliniği'nde Göz Hastalıkları Uzmanı Dr. � tarafından, göz tansiyonunu ölçmek için gözüne ilaç damlatıldığını, daha sonra mendil ile gözünü sildiğinde mendile kan bulaştığını, bunu doktora sorduğunda ise kendisini azarlayarak, 'dahiliyeye git' dediğini ifade ederek, gerekenin yapılmasını talep etmesi üzerine konu incelemeye alınmış, Dr. �'un hastası ile ilgili muayene kaydı ve hastanın şikayeti ile Dr. �'un açıklaması birlikte değerlendirildiğinde,
- Hasta �'un gözüne damlatılan damlanın, göz tansiyonu ölçümlerinde kullanılan damlalar olduğu; bu damlaların kör olma riski yaratmayacağı,
- Mendildeki kan lekelerinin nedeni konusunda Dr. �'un ifade ettiği 'muhtemel nedenin mendil ile fazla baskı yapmaya bağlı olabileceği, kanamanın uzun sürmesi durumunda pıhtılaşma ile ilgili bir sorun olup olmadığının dahiliye uzmanı tarafından değerlendirilebileceği' açıklamasının uygun ve yerinde olduğu;
Şikayet dilekçesi ile açıklama ve tıbbi kayıttan da anlaşılacağı gibi hasta ile doktor arasındaki ihtilafın hekim-hasta arasında kurulan iletişimden kaynaklandığı, bu iletişim biçiminin bir mesleki kusur olarak görülmemekle beraber, nedenleri bir yana, iletişim sorununu çözmek için gerek hekim meslektaşlarımıza ve de gerekse sağlık hizmetini alan hastalara görev düştüğünün her daim hatırlanması gerektiği sonuç ve görüşüne varılarak dosyanın işlemden kaldırılmasına (HUB/G-1046)

4. Bir kadın hastaya BPH teşhisi ile � ilacını yazdığı ihbarı üzerine Dr. � ile ilgili inceleme başlatılmış; Dr. �'in konu ile ilgili açıklamasında iş yoğunluğu ve dikkat eksikliği nedeniyle böyle bir durum yaşadığını ifade ettiği görülmüştür.
Hekim reçetesinin son derece önemli olduğu, her ne gerekçe olursa olsun dikkat eksikliğine bağlı ortaya çıkabilecek hataların ne bizleri yasalar önünde suçsuz kılacağı ve ne de hastada ortaya çıkabilecek olumsuz sağlık sonuçlarını azaltacağı gerçeğinin tüm meslek uygulamalarımızda her zaman hatırlanması gerektiği vurgulanarak ve Dr. �'in yapmış olduğu hatası ile ilgili gerekli dersi almış olduğu anlaşılarak dosyanın işlemden kaldırılmasına (HUB/G-1057)

5. � tarafından 05.07.2005 tarihinde yapılan yazılı başvuruda; başvurdukları Dr. � 'in muayene biçimi ve daha sonra da muayene biçimi ile ilgili kuşkularını iletmeleri üzerine randevularını iptal ederek tedaviden çekilmesi ile ilgili olarak yakınmada bulunulması üzerine konu incelemeye alınmış; Dr. �'in, yapılan şikayet ile ilgili açıklaması alınmış, şikayet başvurusu ve ilgili doktorun açıklaması birlikte değerlendirildiğinde;
- Dr. �'in muayene biçiminin kendi özgür seçimi olduğu ve kullandığı yöntemin uygulanagelen bir yöntem olduğu,
- Tedavinin sonucu ile ilgili ilk muayeneye müteakip görüş oluşturmanın çok erken olduğu,
- Tedavinin başarı ile yürütülmesinde hekim-hasta-hasta yakını uyumunun çok önemli olduğu ve bu konuda her tür tereddüttün sonuca olumsuz etkisinin olacağı,
- Yaşamı tehdit eden bir aciliyet taşımadığı sürece doktorun da tedaviden çekilme hakkı olduğu, sonuçta; Dr. �'in hekim-hasta ilişkisinde ve uygulamaya çalıştığı tedavi yönteminde herhangi bir kusurlu davranışının bulunmadığı sonuç ve görüşüne varılarak dosyanın işlemden kaldırılmasına (HUB/G-996),

6. Dr. Canan Erengül, Dr.Melihan Şahin Geliş, Dr.Zeki Ülker, Dr.Hayati Zeki Civelek, Dr.Semra Sevim'in üyelikten istifa taleplerinin kabulüne,

7. İzmir Camlıkule İlköğretim Okulu Kütüphane Kolu'ndan gelen mektuba istinaden okula kitap yardımı yapılmasına

8. Dr�.'ın Sağlık Bakanlığı'nın sınavsız şef-şef yardımcısı atadığı kadrolara yönelik açtığı davaların mesleki uygulamalarla ilgili olduğundan hukuk büromuz tarafından takibinin yapılması ve duruşmalarına girilmesine oy birliği ile karar verilmiştir.

17.01.2006 TARİHLİ YÖNETİM KURULU KARARLARI

1. Dr.Ali Mezdeği, Dr.Ahmet Sinan Toydaş, Dr.Nilüfer Özol, Dr.Gözde Yılmaz, Dr.Şebnem Şenen Kurtoğlu, Dr.Sema Ölçer, Dr.Serdal Aktolga, Dr.Hayri Abanönü, Dr.Özlem Dengel, Dr.Ayşe Tiryaki Özer, Dr.Alpaslan Gündem, Dr.Habibe Tülin Elmaslar, Dr.Yasin Genç, Dr.Hülya Köse, Dr.Ahmet Kırbaş, Dr.Ayşegül Genç, Dr.İbrahim Topçu, Dr.Şerif Çağatay Korkut, Dr.Zerrin Çığrıkçı, Dr.İbrahim Hakkı Köker, Dr.Hikmet Müftüoğlu, Dr.Erol Işık, Dr.Ümran Kaya, Dr.Emine Işıl Üstün, Dr.Mehmet Erdem Akçay, Dr.Müge Kanmaz Özer, Dr.Semih Bolu, Dr.Turabi Arslan, Dr.Hacı İbrahim Özdemir, Dr.Ali Ulvi Yılmaz, Dr.Ergun Hoca, Dr.Mehmet Akdemir, Dr.Tangül Aycan, Dr.Vakkas Gümüş, Dr.Mustafa Şener Yıldırım, Dr.Meryem Bayhan, Dr.Ayşegül Sütçü Yıldırım, Dr.Kübra Aydın, Dr.Ayça Aslan, Dr.Mevlid Soyer, Dr.Fuat Korkmaz, Dr.Birol Kabakçı, Dr.Eda Evliyaoğlu, Dr.Sunay Ağılkaya, Dr.Murat Şener, Dr.Nuran Şık'ın üyelik başvurularının kabulüne,

2. Dr. Ali Şevket Bürkev'e 9 Yayıncılık Tanıtım Ve Halkla İlişkiler A.Ş. - Yeni Kan Haber Ajansı Filmcilik Ve Tic.A.Ş. - Yeni Kan Medya Reklamcılık Paz.Hiz.Tic.A.Ş. / OSB için, Dr. Yeşim Kılıç Teker'e Aks Televizyon Reklamcılık Ve Filmcilik San.Ve Tic.A.Ş. (Show Tv) için, Dr. Serkan Kaya'ya İnter-Plast Plastik Doğrama Aksesuarları San.Ve Tic.Ltd.Şti. - Planet Pvc Sis. Üretim Ve Paz.Ltd.Şti. / OSB için, Dr. Murat Kuyumcu'ya Serka Ayakkabı San.Ve Tic.Ltd.Şti. için, Dr. Artin Mezedur'a Örmay Tekstil Ürünleri San.Ve İhr.A.Ş. - Soteks Tekstil Ürürnleri San.Ve İhr.Ltd.Şti. / OSB için, Dr. Lütfiye Oya Yalman'a Acar Tekstil Konf.İth.İhr.San.Ve Tic.Ltd.Şti. için, Dr. Senekerim Bengi'ye Huhtamaki İstanbul Ambalaj San.A.Ş. için bundan sonra düzenlenecek sürekli eğitim programlarına katılmaları koşuluyla işyeri hekimliği çalışma yetkisi verilmesine,

3. Dr.Özcan Kartal, Dr.Erhan Kotevoğlu, Dr.Sülbiye Öztrak, Dr.Hasan Öztrak, Dr.Gülçin Yapıcı, Dr.Esin Arıcak, Dr.Mehmet Ahishali, Dr.Mehmet Reşat Özdoğan, Dr.Nazan Martı, Dr.Vildan Tekerci, Dr.Nurcihan Aydemir, Dr.Fuat Akyüz, Dr.Kemal Naci Ekşi, Dr.Murat Tuğrul Eren'in üyelikten istifa taleplerinin kabulüne,

4. Genel Sağlık Sigortası ve Sosyal Güvenlik Kurumu yasa tasarılarına ilişkin diğer meslek kuruluşları ve sendikalar ile ortak bir etkinlik yürütmek için toplantı yapılmasına,

5. Dr�., Dr�.'in geçirdiği rahatsızlıktan dolayı mesleğini yapamaz duruma gelmesinden dolayı geçmiş aidat borçlarının silinmesine ve yeniden mesleğini yapabilir duruma gelmesine kadar aidat ödemelerinden muaf tutulmasına,

6. �'in 03.06.2005 tarihinde Oda Başkanlığı'na yaptığı yazılı başvuruda, � Hastanesi'nde Dr. �'nın oğlu �'e yönelik tedavisini detaylı anlatarak, tedavi ile ilgili kuşkularını dile getirmesi üzerine konu incelemeye alınmış; şikayet konusu ile ilgili Dr. �'nın açıklaması ve tedavinin yapıldığı � Hastanesi'nden istenen tıbbi kayıtlar temelinde, yapılan tedavinin bilimsel içeriği ile ilgili bilirkişi görüşü oluşturulmuş, şikayet dilekçesi, açıklama, tıbbi kayıtlar ve bilirkişi görüşü birlikte değerlendirildiğinde; hastaya uygulanan tedavinin uygun ve yerinde olduğu, anılan yöntemlerin benzer hastalarda sıklıkla uygulandığı, Dr. �'nın tedavisinde tıbbi bir hata ve ihmal olmadığı, hastada istenen kalıcı sonuca ulaşılamamasında, hastalığın özelliği ve hastanın özgül durumunun neden olduğu sonuç ve görüşüne varılarak dosyanın işlemden kaldırılmasına, (HUB/G-982)

7. Odamıza � vekili Av. � tarafından yapılan başvuruda; 11.07.2004 tarihinde, � Hastanesi . Ortopedi ve Travmatoloji Kliniği'ndeki nöbetine alkollü geldiği ve aynı gece nöbetçi olan hemşire �'a sarkıntılık yaptığı, cinsel tacizde bulunduğu, bulunduğu odanın kapısını üzerine kilitleyerek tecavüz girişiminde bulunduğu, şikayetçi olması nedeniyle de tehdit ettiği iddiasıyla Dr. � hakkında oluşturulan HUB-667 sayılı soruşturma dosyası değerlendirilmiş ve dosyanın Onur Kurulu'na sevk edilmesine

8. � isimli hastanın 13.04.2005 tarihinde Oda Başkanlığı'na yaptığı başvuruda 16.12.2004 tarihinde Özel � Hastanesi'ne bel fıtığı ve omurga kemiği daralması şikayeti ile Dr �'a muayene olduğunu ve 24.02.2005 tarihinde ameliyatını yine aynı hastanede Dr. �'a yaptırdığını ancak ameliyat sonrası sağlık problemlerinin olduğunu ve mağdur olduğunu bildirerek şikayette bulunması üzerine konu incelemeye alınmış; Özel � Hastanesi'nden tıbbi kayıtlar temin edilmiş, Dr. �'ın açıklaması alınmış, hastanın ameliyattan yaklaşık 1 yıl önce yatarak tedavisinin yapıldığı, � Hastanesi'nden aldığı çıkış özeti ile ameliyattan 1 ay ve 1 yıl sonra çektirdiği MR'lar temin edilmiş, tıbbi belgeler şikayet dilekçesi ve doktorun açıklamaları temelinde bilirkişi görüşü oluşturulmuş; bilirkişi görüşü, tıbbi belgeler ve şikayet dilekçesi ile Dr. �'ın açıklaması birlikte değerlendirildiğinde;
- Dr. �'ın hasta �'a koyduğu ameliyat endikasyonunun yerinde olduğu,
- Hastanın yaşadığı sağlık probleminin nedeninin ameliyat sırasında gelişen "dura yırtığı" olduğu ve bunun bir komplikasyon - beklenmeyen sonuç olarak görülmesi gerektiği,
- Dr. � tarafından gerçekleştirilen ameliyat sonrası ortaya çıkan sağlık sorununu muhtemelen yeni bir ameliyat ile giderilebilir nitelikte olduğu;
- Sonuçta, Dr. �'ın hasta �'ı tedavisinde kusur tespit edilemediği sonuç ve görüşüne varılarak dosyanın işlemden kaldırılmasına, (HUB/G-928)

9. � tarafından 27.05.2005 tarihinde Oda Başkanlığı'na yapılan başvuruda, Özel � Hastanesi'nde 24.02.2005 tarihinde Dr. �'e ameliyat olduğunu, ancak sağlık sorunlarının geçmediği gibi dayanılmaz ağrılar çektiğini ifade ederek Dr � için gereken soruşturmanın başlatılmasını talep etmesi üzerine konu incelemeye alınmış; hasta ile ilgili tıbbi belgeler temin edilmiş, Dr. �'in şikayet ile ilgi açıklaması alınmış, tıbbi belgeler, şikayet başvurusu ve açıklama temelinde bilirkişi görüşü oluşturulmuş, oluşturulan bilirkişi görüşü ile birlikte tıbbi belgeler, şikayet başvurusu ve açıklama değerlendirildiğinde;
- Yapılan ameliyatın endikasyonunun uygun olduğu
- Hasta ameliyat sonrası gelişen sağlık sorunlarının "L3-4 mobil segment" gelişmesine ve omurilik durasının aynı seviyede arkadan bası yapmasına bağlı olduğu ve bunun benzer ameliyatlarda görülen bir sonuç olduğu ve bu sonucun beklenmeyen sonuç - komplikasyon- olarak değerlendirilmesi gerektiği,
- Hastada gelişen sağlık durumunun ilgili merkezlerde yapılacak düzeltme operasyonu ile düzeltilmesinin mümkün olduğu,
- Sonuçta Dr. �'e yöneltilebilecek herhangi bir kusur bulunmadığı sonuç ve görüşüne varılarak dosyanın işlemden kaldırılmasına, (HUB/G-963)

10. 24.05.2005 tarihinde � tarafından yapılan başvuruda, Özel � Hastanesi'nde göz numarasının düşürülmesi için Dr. � tarafından lazer ameliyatı olduğunu, ameliyat öncesi kendisine Dr �'nun iş ve sosyal hayata bir iki gün içinde dönebileceğini ifade etmesi karşın ameliyat sonrası gözünde gelişen sorunlar nedeniyle hala düzelme olmadığını ve ikinci bir operasyon yapılsa dahi ömür boyu bu düzelmenin olmayabileceğini öğrendiğini ve bu gerçeği Dr. �'nun da kendisine ifade ettiğini, oysa bu durum bir olasılık olarak kendisine ameliyat öncesi ifade edilmiş olsaydı ameliyat kararı verme konusunda tekrar düşünme fırsatı yaratmış olacağını belirterek kendisini ameliyatın olası sonuçları konusunda eksik bilgilendiren Dr. �'ndan şikayetçi olması üzerine konu incelemeye alınmış; ameliyat öncesi muayene notları, tetkik sonuçları ve hasta onay formu temin edilmiş, şikayet hakkında Dr. �'nun açıklaması alınmış, iddia ve yanıtlar ile hasta kayıtları ve hastanın bizzat muayenesi yapılarak oluşturulan bilirkişi görüşü ile birlikte değerlendirildiğinde,
- Hastada operasyon sonucu gelişen durumun hekimliğin kötü uygulanması -malpraktis- sonucu olara değil, beklenmeyen sonuç -komplikasyon- olarak ortaya çıktığı, bu nedenle Dr. �'na herhangi bir kusur yöneltilemeyeceği,
- Şikayet konusunun temeli olan eksik bilgilendirme konusunda ise; yasal olarak gereken ve hekimin hastaya yönelik müdahalesini meşrulaştıran onay formunun var olduğu, bu nedenle eksik bilgilendirme konusunda yasa ve yönetmelikler nezdinde bir eksikliğin olmadığı,
- Tıbbi uygulamaların olası sonuçlarının hastaya anlatılması konusunda ise bugün hangi sınıra kadar ve/veya sınırın ne olduğu, sınırın olup olmadığı konusunda gerek mevzuatta ve gerekse de uygulamayı yapanlar arasında bir görüş birliği olmadığı, bunun henüz sonuca ulaşılamamış bir bilimsel-sosyal tartışma konusu olduğu, bu nedenle ameliyat sonrası ortaya çıkması muhtemel olumsuz sonuçlardan birinin ortaya çıkması üzerine, bunun hastaya anlatılmamış olması nedeniyle hekime cezai müeyyide uygulanmasının mümkün olmadığı sonuç ve görüşüne varılarak dosyanın işlemden kaldırılmasına, (HUB/G-956)

11. 16.03.2005 tarihinde � tarafından Oda Başkanlığı'na yapılan yazılı başvuruda, 10.11.2000 tarihinde ameliyat sırasında ameliyatını yapan Genel Cerrahi Uzmanı Dr. � ve teşhis sürecinde yer alan Radyoloji Uzmanı Dr. �'dan şikayetçi olması üzerine konu incelemeye alınmış; şikayet konulu açılan dava tutanakları ve kararı, konu ile ilgili Adli Tıp Kurumu'nun kararı, şikayet konusu ile ilgili Dr. � ve Dr. � 'ün açıklamaları ile hasta �'ın hastane kayıtları ve müdahale sonrası unutulan metal parçanın tespit edildiği mamografi raporu temin edilerek oluşturulan dosya içeriği birlikte değerlendirildiğinde, hastanın meme dokusunda saptanan metal parçanın daha önce yapılan işaretleme işleminde kullanılan telin kırılan parçası olduğu, ancak parçanın boyutunun 3 mm civarında olduğu ve metal parçanın özelliğinin anlı organizmaya zarar vermez nitelikte olduğu anlaşılmış olup, işlem sırasında parçanın fark edilmemesinin tıbbi bir ihmal veya özen eksikliği olarak görülemeyeceği, işlem sırasında çekilen USG'de söz konusu telin belirlenememesinin teşhiste acemilik olarak görülemeyeceği sonuç ve görüşüne varılarak dosyanın işlemden kaldırılmasına, (HUB/G-911)

12. 07.10.2005 tarihinde � tarafından Oda Başkanlığı'na yapılan yazılı başvuruda, 06.10.2005 tarihinde düşme sonucu kolu kırılan eşini tedavi için götürdükleri � Hastanesi'nde yaşadıklarını dile getirerek şikayette bulunması üzerine inceleme başlatılmış; adı geçen hastaneden şikayet konusu ile ilgili açıklama istenmiştir. Şikayet başvurusu ve açıklama birlikte değerlendirildiğinde,
- � Hastanesi'ni sürekli olarak Ortopedi ve Travmatoloji alanında ACİL hizmeti verecek bir yapıda olmadığı, bu nedenle Ortopedi ve Travmatoloji uzmanını gerekli olduğu durumlarda çağırılan "icapçı" biçiminde bulunduğu,
- � Hastanesi'ne başvuran � isimli hastaya hastanenin ACİL bölümünde ilk tetkik ve muayenesinin yapıldığı, ücretin bu hizmetin karşılığı olarak alındığının anlaşıldığı,
- Hastanın yaşamı tehdit eden bir acil sağlık durumu olmadığı ve aynı hizmeti bir başka sağlık merkezinde alabilecek durumda olduğu için Ortopedi ve Travmatoloji uzmanının hastaneye icabet etmemesinin "acil durumdaki hastaya müdahale zorunluluğu" kuralının ihlali olara görülemeyeceği,
- Hastadan talep edilen ücretin TTB Asgari Ücret Tarifesi'nin altında olduğu,
- Hastane ile hasta arasındaki ihtilafın sağlık hizmetinin kamusal bir hizmet olması gerçeğini yok edecek olan sağlığın piyasa koşullarına terk edilmesinden kaynaklandığı, benzer yakınmalara gittikçe artan sıklıkla karşılandığını, ancak bunlara karşı yetki ve görev alanı yasa ve yönetmeliklerle tarif edilen meslek odalarının sonuç alıcı bir yaptırımının olamadığı sonuç ve görüşüne varılarak dosyanın işlemden kaldırılmasına, (HUB/B-080)

13. � vekili Av. � tarafınan 23.07.2003 tarihinde Oda Başkanlığı'na yapılan başvuruda � Hastanesi Kadın Doğum Servisi'nde ameliyat olduğunu, ameliyat sonrası taburcu olduktan sonra yaşadığı sağlık sorunları nedeniyle kontrollere geldiğini, ilgisizlik nedeniyle sonuç alınmayınca � Hastanesi'ne başvurduğunu, � Hastanesi'nde olduğu ameliyat sırasında yapıldığı anlaşılan sol üreter ligasyonu nedeniyle acil ameliyata alındığını ifade ederek, � Hastanesi'nde ameliyatı yapılan doktorlardan şikayetçi olması üzerine inceleme başlatılmış; ilk ameliyatın olduğu � Hastanesi ve ikinci ameliyatın olduğu � Hastanesi'nden hasta ile ilgili tıbbi kayıtlar temin edilmiş, Şehrinaz Çimen'in � Hastanesi'nde ameliyatına katılan Kadın Doğum uzmanları Dr. �, Dr. � ve Kadın Doğum Asistanı Dr. �l'un iddia ile ilgili açıklamaları alınmış, tıbbi belgeler, iddia ve açıklamalar temelinde hasta �'in operasyonunda tıbbi hata ve ihmal olup olmadığı, hastaya karşı özen eksikliği gösterilip gösterilmediği hususlarını da açıklığa kavuşturacak bilirkişi görüşü oluşturulmuştur.
Tıbbi belge ve bilgiler, iddia ve açıklmaalar ile bilirkişi görüşü birlikte değerlendirildiğinde;
- �'e � Hastanesi'nde yapılan histerektomi ameliyatında sol üreter uçta king oluşturulduğu, komplet ligasyonunun söz konusu olmadığı,
- Üreter alt uçta king oluşturmanın, hekimliğin kötü uygulanması -malpraktis- değil, histerektomi operasyonları sonrası görülen bir komplikasyon -istenmeyen sonuç- olduğu,
- Hastanın ameliyat sonrası yaşadığı sağlık sorunları üzerine, histerektomi ameliyatında yer alan Dr. �'in acil kaydı ile USG istediği, yapılan USG sonrasında hastada üreteral komplikasyon düşünüldüğü ve Üroloji Kliniği ile konsülte edildiği, 07.04.2003 tarihinde taburcu edilen hastaya 18.04.2003 tarihinde sistoskopi uygulandığı, sistioskopide sol üreter orifisinin izlenemediği ve üreterin kateterize edilemediği, bunun üzerine hastanın MRI yapılmak üzere anlaşmalı merkezlere sevk edildiği, ancak hastanın bunu yapmayarak 19.04.2003 tarihinde � Hastanesi'nde tedavisine devam ettiği; histerektomi ameliyatı sonrası yapılanların özetinden anlaşılacağı gibi ameliyatın bir komplikasyonu olarak gelişen üreter ligasyonunun semptomlarının görülmesi üzerine teşhise yönelik adımların ivedilikle atıldığı, ancak birden çok disiplini ilgilendiren bir sağlık sorununun birlikte çözümü için organizasyonların gereken dinamik ve hızla büyük kamu hastanelerinde çok çeşitli nedenlerle kurulamadığı, ancak bu eksikliğin kişisel bir kusur olarak değil sağlık organizasyonunun yetersizliği olarak belirlenmesi gerektiği,
- Ancak hastanın, yaşadığı sağlık sorununun yatırılarak çözümü yoluna gidilmesi daha uygun ve sonuç alıcı bir davranış olmakla birlikte hasta yoğunluğunun çok fazla olduğu böylesi merkez hastanelerinde ayaktan takibinin yapılmasının bir hekimin tercihi olarak görülmesi gerektiği,
- Yürütülen tetkik henüz sonuç vermeden tedavinin özel bir hastanede sürdürmesini hastanın bir tercihi olarak kabul ekmek gerektiği, "hastaneden umudun kesilmesi" rol oynamış olsa da bu tercihin sorumlusunun hastane ve sağlık organizasyonu olduğu
- Sonuçta hasta �n'in ameliyat ve takibinde yer alan Dr. �, Dr. � ve Dr. �'un kusurlu bir davranışlarının bulunmadığı görüşüne varılarak dosyanın işlemden kaldırılmasına, (HUB/G-452)

14. � tarafından 18.07.2005 tarihinde Oda Başkanlığı'na yapılan yazılı başvuruda eşi �'i doğum amacıyla 29.06.2005 tarihinde � Hastanesi'ne yatırdıkların ancak eşinin hemen ameliyata alındığını, rahminin alındığını, birçok kez ameliyat geçirdiğini, yoğun bakıma alındığını, doğum için 750.000.000.TL'ye anlaşılmışken 7.650.000.000.-TL istendiğini ifade ederek gerekenin yapılması talebinde bulunması üzerine inceleme başlatılmış, � ile ilgili � Hastanesi ve Doğumevi'nden tıbbi belgeler temin edilmiş, operasyonu yapan Kadın Doğum Uzmanı Dr. � ve Anestezi ve Reanimasyon uzmanı Dr. �'dan olayla ilgili açıklama alınmış, iddia ve açıklamalar ile tıbbi temelinde bilirkişi görüşü oluşturulmuş; iddia ve açıklamalar, tıbbi belgeler ve bilirkişi görüşü birlikte değerlendirildiğinde;
- �'in mükerrer sectio'lu olduğu bu nedenle doğumun sectio ile yapılmasının uygun olduğu,
- �'den gerekli müdahale için hasta onayının alındığı, operasyon anlaşılan 750.000.000.-TL'nin de operasyonun sectio olarak yapılmasının baştan konuşulduğunu gösterdiğini,
- Sezaryen öncesi yapılan USG tetkikinde hastada uterus rüptürü geliştiği, total plasenta previa olduğunun anlaşıldığı, bunun üzerine acil sectio'ya alındığı, bebeğin doğurtulduğunu ancak mesanenin de rüptüre iştirak ederek abondan kanamanın geliştiği; bu durumun mükerrer sectiolarda muhtemel olarak görüldüğü,
- Operasyona katılan doktorların gelişen ciddi durum karşısında operasyona yardımcı olacak doktorları davet ettiği ve onlarla beraber başarılı bir biçimde müdahalede bulunarak hastayı yaşama döndürdükleri anlaşılmış olup doktorların müdahalesi öncesi gelişen bu durumda operasyona katılan doktorlara kusur isnat etmek bir yana, gösterdikleri yoğun çaba ve doğru ve zamanında kararları nedeniyle taktir edilmeleri gerektiği,
- Anlaşılan ücretin üstünde bedel talep edilmesi konusunda ise talep edilen ücretin yapılan hizmetin karşılığı olduğu, sağlık hizmetinden bedel talep edilmesinin bu günkü var olan sağlık sistemimizin temel özelliği olduğu görüşüne varılarak dosyanın işlemden kaldırılmasına, (HUB/G-1029)

15. 18.03.2005 tarihinde � tarafından Oda Başkanlığı'na yapılan başvuruda oğlu �'ün tedavisini üstlenen Dr. �'nın, tedavinin takibi sürmecinde kendilerine karşı hekimliğe yakışmayan davranış içinde olduğunu ve ayrıca uyguladığı tedavinin incelenmesini talep etmesi üzerine inceleme başlatılmış, 4 yaşında olduğu öğrenilen �'e uygulanan tedavide kullanılan ilaçlar ile ilgili bilirkişi görüşü oluşturulmuş, iddia ile ilgili Dr. �'nın açıklaması alınmış, iddia ve açıklama ile bilirkişi görüşü birlikte değerlendirildiğinde;
- Dr. �'nın �'e uyguladığı tedavinin günümüz tıp tedavisinde çok tercih edilmeyen bir yöntem olduğu, ancak hastaya yönelik olumsuz-kalıcı sonuçları görülmediği için seçilen yöntemin doktor tercihi olarak kabul edilmesi gerektiği,
- IRS-19 isimli ilacın henüz ülkemizde ruhsatı alınmamış bir ilaç olduğu, ancak hastanın sağlık durumunu daha da olumsuz bir noktaya itme olasılığı bulunmadığı için gerekli aydınlatma ile birilikte kullanılmasının mümkün olduğu,
- Hekim-hasta ilişkisinde gelişen uygun olmayan söz ve davranış konusunda ise, iki kişi arasında geçen olayın kanıtlanması mümkün olamayacağı için ancak karşılıklı kabul edilen hususların değerlendirmeye alınabileceği, bu sınırlamalar ile karşılıklı kabul edilen olumsuzluğun kusur niteliğinde olmadığı anlaşılmakla beraber saygı sınırlarını zorlamadığı sürece "hekim-hasta ilişkisinde gerekli hassasiyetin gösterilmesinin öncelikle doktorun mesleki bir davranışı olması" gerçeğinin her daim hatırlanması temennisi ile dosyanın işlemden kaldırılmasına, (HUB/G-908),

16. Odamıza � tarafından yapılan başvuru ekinde bulunan ve 6 Nisan 2005 tarihli � Dergisi'nde yayınlanan � Kliniği'ne ait "Uzmanlığa Kulak Verin" başlıklı ilanda 1219 sayılı Yasa'nın 24. maddesi ile Tıbbi Deontoloji Tüzüğü'nün 8. ve 9. maddelerinin ihlal edildiği iddiasıyla merkez sorumlu hekimi Dr. � hakkında oluşturulan HUB/-652 sayılı soruşturma dosyası değerlendirilmiş ve yayınlanan ilanın sağlık alanındaki tanıtım kurallarına aykırı olmadığı görüşüne varılmış olup dosyanın işlemden kaldırılmasına,

17. 27.03.2005 tarihli � Gazetesi'nde ek olarak dağıtılan, ekte örneğini sunduğumuz Özel � Hastanesi'ne ait "Yaşamınızda Değişmeyen Tek Şey Sağlık Olsun" başlığıyla yayınlanan broşür, 1219 sayılı Yasa'nın 24. maddesi ile Tıbbi Deontoloji Tüzüğü'nün 8. ve 9. maddelerinin ihlal edildiği iddiasıyla Başhekim Dr. � hakkında oluşturulan HUB/R-651 sayılı soruşturma dosyası değerlendirilmiş, Özel �'ne ait tanıtım broşürünün 27.03.2005 tarihinde � Gazetesi eki olarak dağıtılması üzerine inceleme başlatılmış, Sağlık Bakanlığı'nın dağıtılan broşür ile ilgili Özel Hastaneler Yönetmeliği'nin 60. maddesine uygun olduğu görüşü verdiği, broşürün içerik olarak tanıtım kurallarına aykırı olmadığı ancak bir günlük gazetenin eki olarak dağıtımının etik bulunmadığının, kullanılan bu yöntemin sağlıkta bilimsel yarışı yok ederek ticari rekabeti ön plana çıkaracağının ve bunun da öncelikle (ne kadar bilimsel - etik olursa olsun) güçlü sermayeleri olmayan hastanelere zarar vereceğinin bilinmesi gerektiği, sağlık alanına ciddi zararları olacak bu tür eğilimlere hep birlikte karşı durulmasının zorunluluğu hatırlatılarak dosyanın işlemden kaldırılmasına,

18. Kocaeli Tabip Odası tarafından yapılan yazılı ihbarda, �'nun İstanbul Tabip Odası üyesi olduğu halde Kocaeli bölgesinde kurulu � Ltd. Şti.'nde işyeri hekimliği yaptığını bildirilmesi üzerine inceleme başlatılmış, Dr. �'nun konu ile ilgili açıklamasında Eylül-2004 yılında Kocaeli Bölgesi'nde kurulu bulunan � Ltd. Şti. ile anlaştığını, anlaşma üzerine üyelik naklinin İstanbul Tabip Odası'ndan Kocaeli Tabip Odası'na alma işlemlerine başladığını ancak Kasım-2004'de anlaşmayı bozmak zorunda kaldığı için üyelik naklinden vazgeçtiğini ve şu anda sadece İstanbul Bölgesi içinde işyeri hekimi olarak ifade etmesi üzerine; usulsüz çalışma süresinin kısalığı nedeniyle cezai bir işlem yapılmaması uygun görülmekle birlikte tüm değişikliklerin gecikmeksizin meslek odasına bildirilmesi gerektiğinin, aksi durumda cezai yaptırımlarla karşılaşılabileceği hatırlatmasıyla dosyanın işlemden kaldırılmasına, (HUB/G-1088),

19. 13.06.2005 tarihinde � tarafından Oda Başkanlığı'na yapılan yazılı başvuruda � Hastanesi'nde Dr. �'e muayene olduğunu ancak kendisini uzun süre beklettiğini ve hastalığı ile ilgili yeterli aydınlatma yapmadığını bildirerek şikayette bulunması üzerine inceleme başlatılmış, hasta � ile ilgili tıbbi kayıtlar hastaneden temin edilmiş, iddia ile ilgili açıklama Dr. �'den alınmış, tıbbi belge ve bilgiler ile iddia ve açıklama birlikte değerlendirildiğinde;
- Hastaya yönelik yapılan işlemlerin tetkik ve incelemelerin uygun ve yerinde olduğu,
- Hastanın aydınlatılması konusunda ise iddianın Dr. � tarafından kabul edilmediği, iddianın başka kanıtlarının sunulmadığı durumda iddiayı kabul etmenin mümkün olamayacağı, ancak tıbbi aydınlatmanın sınırı konusunda bir ortak görüş olmadığı için verilen bilginin "yeterli-yetersiz aydınlatma" olarak hangi kategoride değerlendirilebileceğinin belirsiz olduğu, hasta-hekim arasındaki ihtilafın bu noktada ortaya çıkmış olabileceği,
- Hastanın gözüne damlatıldıktan sonra tekrar muayene için uzun süre (hastanın ifadesine göre bir buçuk saat) bekletilmesinde Dr. �'in sorumluluğu yardımcı personele yönlendirdiği, oysa yardımcı personelin tüm kusurları dahil bekletmenin sorumlusunun hastanın doktoru olarak Dr. �'de olduğu, cezai işlem gerektiren bir kusur olmamakla beraber beklenen hekim davranışının böyle olmaması gerektiğinin her hekim tarafından bilindiği ve mesleki her uygulamamızda bu tutumun gösterilmesi gerektiği hatırlatması ile dosyanın işlemden kaldırılmasına, (HUB/G-974)

20. � Merkezi isimli sağlık merkezinin İstanbul Tabip Odası Tabela Yönetmeliği'ne aykırı olarak tabela asması üzerine inceleme başlatılmış, Yönetmelik doğrultusunda sağlık merkezi sorumlu tabipliğine yapılan uyarıların sonuç verdiği ve kurala aykırı tabelanın kaldırıldığı anlaşılmıştır.
Tanıtım kuralları konusunda ihlallerin sağlıkta bilimsel yarışmayı yıkarak ticari rekabeti ön plana çıkaracak bir içerik taşıdığı, sağlık alanındaki bu olumsuz gidişe birlikte bir tutum sergilenmesi ile karşı durulabileceği, aksi durumda bilimsel ve etik ne kadar başarılı ve olumlu hizmet verilirse verilsin güçlü sermayeleri olmayan sağlık kurumlarının öncelikle zarar göreceği, bir gerçek olarak geleceğimizi tehdit etmektedir.
Gösterilen duyarlılık nedeniyle � Merkezi Sorumlu Hekimi Dr. �'na çalışmaların bu duyarlılıkta sürdürmesi dileğiyle taktirlerimizin sunularak dosyanın işlemden kaldırılmasına, (HUB/R-669),

21. Odamızın basından yaptığı takiplerde; 09.06.2000 tarihli �, � ve � gazetelerinde yayınlanan haberler üzerine; muayenehanesinde küretaj uyguladığı ...'ın tıbbi hata sonucu ölümüne neden olduğu iddiasıyla Dr. � hakkında oluşturulan HUB-256 sayılı soruşturma dosyası değerlendirilmiş ve dosyanın Onur Kurulu'na sevk edilmesine,

22. Odamıza � tarafından yapılan başvuru üzerine, 08.04.2005 tarihinde, �. Üroloji Kliniği'ne muayene olmak için gittiğinde Dr. � tarafından adı geçen hastaya karşı, hekimliğe yakışmayan bir davranış sergilendiği ve odasından kovduğu iddiasıyla Dr. � hakkında oluşturulan HUB/G-930 sayılı dosya değerlendirilmiş, hastane kayıtlarından anlaşıldığı üzere, şikayet edilen doktorun poliklinikte görevli olmadığı, dolayısıyla şikayet edilen hekimin o fiili gerçekleştirmesinin olanaksız olduğu; eğer isim karışıklığı var ise yeni ismin bildirilmesi ile incelemenin devam ettirilmek üzere dosyanın işlemden kaldırılmasına,

23. Odamıza � tarafından yapılan başvuruda, 08.10.2003 günü � Hastanesi'ne kaldırıldıktan sonra kontrolü yapılan ve aynı gün hastaneniz acil servisine akciğer embolisi tanısı ile sevk edilen �'ye yönelik müdahale ve tedavide tıbbi ihmal ve/veya hata yapıldığı iddiasıyla � Hastanesi hekimleri Dr. � ve Dr. � hakkında oluşturulan soruşturma dosyası Yönetim Kurulumuzun 17.01.2006 tarihli toplantısında değerlendirilmiş ve soruşturma kapsamının genişletilerek olayla ilgili olarak Dr. � ve Dr. �'nun da savunmalarının alınmasına, (HUB-668)

24. 29.01.2003 tarihinde Oda Başkanlığı'na � ve � tarafından yapılan başvuruda Dr. �'na Özel � Hospital Fatih Şubesi'nde hamilelik takiplerini düzenli olarak yaptırdıklarını ve doğum için yattıklarını, ancak tam doğum yaklaştığı sırada Dr. �'nun ortadan kaybolduğunu, hastanedeki diğer kadın doğum uzmanı tarafından yapılana muayene sonucunda acil olarak sezaryen ile doğumu yaptıklarını, daha sonra gördükleri Dr. �'na nerede olduğunu sorduklarında, iftar yemeğine davetli olduğu için geciktiğini söylediğini ifade ederek şikayette bulunmaları üzerine inceleme başlatılmış, hastaneden tıbbi kayıtlar temin edilmiş, Dr. �'dan iddia ile ilgili açıklama alınmış, varolan tıbbi belgeler, iddia ve açıklama birlikte değerlendirildiğinde;
�'in asli doktorunun Dr. � olduğu anlaşılmakla birlikte doğumun hastanede yapılması ve hastanede doğum için doktor ve diğer sağlık görevlilerinin sürekli hazır, hizmet verir durumda olması nedeniyle asli doktorunun, gelişen sağlık sorunu nedeniyle acil olarak doğuma alınırken hastanın yanında olamamasının bir kusur olarak görülemeyeceği, Dr. �'nun sezaryen operasyonunun bir aşamasında işleme katıldığının anlaşılması nedeniyle dosyanın işlemden kaldırılmasına,(HUB-483)

25. Odamıza � tarafından yapılan başvuruda yer alan, "21.11.2005 tarihinde � Hastanesi Semt Polikliniği'nde iç hastalıkları hekimi tarafından yapılan muayenesi sonrasında tüm batın ultrasonu için Dr. �'a müracaat ettiği, bu işlem sırasında adı geçen hekimin, kendisinin mahremiyetine saygı göstermediği, gerek söz ve gerekse de davranışla etik dışı davrandığı, hastanın tamamen soyunmasına gerek olmadan işlem yapılabilecekken hastanın tamamen soyunmasını istediği, sağ yumurtalığında bulunan kistin cihazla tespit edilmesine rağmen eliyle muayene etmeye kalkıştığı" iddiası üzerine Dr � hakkında oluşturulan HUB/G-1082 sayılı inceleme dosyası değerlendirilmiş olup, hekimliğe yakışmayan davranışta bulunmak ve hastasına cinsel tacizde bulunmak iddialarıyla Dr. � hakkında soruşturma açılmasına, soruşturmanın Yönetim Kurulu adına re'sen Hekimlik Uygulamaları Bürosu tarafından yürütülmesine,(HUB-672)

26. Odamıza İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü tarafından yapılan başvuru ekinde bulunan dosyada yer alan � isimli şahsın ifadesinde, eşi �'in hamilelik kontrollerinin � Dispanseri'nde Dr. � tarafından yapıldığı, hamileliğin normal seyrettiği, ameliyatın � Hastanesi'nde yapılması konusunda anlaşarak kendisini adı geçen hastaneye davet edildiği, 22.08.2005 tarihinde � Hastanesi'ne gelen �'e doğuma alınacağının söylendiği, doğuma alınan hastanın rahminin de alındığı, hastanın kanamasının durdurulamaması ve durumunun kötüleşmesi üzerine, hastanın � Hastanesi'ne sevk edildiği ancak hastanın kurtarılamadığı, bu durumun ortaya çıkmasından Dr. �'ın sorumlu olduğu iddia edilmesi üzerine oluşturulan dosya değerlendirilmiş olup, �'in doğumu operasyonunda tıbbi ihmal ve/veya yaptığı iddiasıyla Dr. � hakkında soruşturma açılmasına, soruşturmanın Yönetim Kurulu adına re'sen Hekimlik Uygulamaları Bürosu tarafından yürütülmesine oy birliği ile karar verilmiştir.


Bu HABERİ Paylaş!