Sokağa Çıkma Yasağı Olan Bölgelere Yönelik Acil Tıbbi ve İnsani Yardım Çağrısı


  • Ocak 05, 2016
  • 2793

31 Aralık 2015-2 Ocak 2016 tarihleri arasında bölgeye giderek Şırnak merkez, Silopi ve Cizre’de yaşanan sağlık hakkı ihlalleri, sağlık çalışanlarının ve sağlık kurumlarının durumu ve yaşanan sorunlarla ilgili yerinde gözlemlerde bulunan, görüşmeler yapan İTO ve SES İstanbul Şubelerinin raporu düzenlenen bir basın toplantısıyla ulusal ve uluslararası kamuoyuna açıklandı.

6 Ocak 2016, Çarşamba günü 11.00’da İstanbul Tabip Odası Cağaloğlu binasında yapılan basın toplantısına, İTO Genel Sekreteri Dr. Samet Mengüç, SES Şişli Şube Başkanı Fadime Kavak, SES Anadolu Şube YK Üyesi Gamze Karaoğlan, İTO İnsan Hakları Komisyonu Üyesi Dr. Sadık Çayan Mulamahmutoğlu katıldı.

Basın toplantısında bir konuşma yapan Dr. Samet Mengüç: “Ülke coğrafyasının bir bölümünde adeta ilan edilmemiş bir savaş ortamı var. Bu savaş ortamında gerek halkın, gerekse orada hizmet veren sağlık emekçilerinin çok ciddi mağduriyetleri, ölümle sonuçlanan olaylar söz konusu. Sağlık meslek örgütleri olarak, sorumluluğumuz gereği bölgede yaşanan bu mağduriyetleri izliyor, gözlemliyor, gerek yetkili mercilerle gerekse de kamuoyuyla paylaşıyoruz, gerekli adımların atılması için çaba gösteriyoruz. Bizler hekimler, sağlık çalışanları olarak belirlenmiş, evrensel hizmet kuralları, etik kurallar dahilinde sağlık hizmeti vermekle yükümlüyüz. Hangi koşul altında olursa olsun, savaş ortamında dahi bu kurallar bozulamaz, bizlerin çalışma koşullarımızın bu anlamda devlet tarafından güvence altına alınması gerekmektedir. Bir diğer sorunlu alansa bütün bu yaşananların basına yansıyış şeklidir. Son örneğini Aziz Yural arkadaşımızın öldürülmesi olayında yaşadık. Yıllardır şahsen tanıdığımız, bir yaralıya müdahale ederken öldürülen bir sağlık emekçisi arkadaşımızın çatışmada öldürüldüğü, terörist olduğu yönünde manşetler atıldı, haberler yapıldı. Bu çok üzüntü verici, yüz kızartıcı bir durum. Yaşanan gerçeklerin ortaya konulması, bölgede yaşanan sağlık hakkı ihlallerinin, halkın ve sağlık emekçilerinin yaşadığı sıkıntıların yerinde görülüp raporlaştırılması amacıyla çalışma yürütüyoruz. Bu amaçla İstanbul Tabip Odası ile Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası’ndan bir grup sağlıkçı arkadaşımız yılbaşı öncesinde bölgeye giderek Şırnak, Silopi ve Cizre’de 3 gün süreyle gözlemlerde bulundu, görüşmeler yaptı. Yaşanan olayları tüm boyutları ve gerçekliğiyle ortaya koymak bizler açısından önemli. Gündeme getirdiğimiz her konuda bire bir gözlemle, birinci şahıslarla görüşülerek edinilmiş bilgileri sizlerle paylaşmak için buradayız” dedi.

Ardından SES İstanbul Şubeleri adına Şişli Şube Başkanı Fadime Kavak yaşanan süreçle ilgili bilgi aktardı, sağlık çalışanlarının sorunları ve talepleri konusunda açıklama yaptı. Fadime Kavak; “Biliyorsunuz geçtiğimiz Temmuz ayında Suruç’taki patlamayla başladı her şey. Bizler uzun süredir SES ve TTB-İstanbul Tabip Odası olarak, bölgeye dair gözlemlerde bulunuyor, birebir bölgeye giderek süreci takip ediyoruz. Gerçekleştirdiğimiz bu gözlemler sonrası yapacağımız çağrı özellikle Sağlık Bakanı’na ve Hükümetedir. Bu süre zarfında 4 sağlık emekçisi arkadaşımız görevlerini yapmaya çalışırken öldürüldü. Bizler sağlık emekçileri olarak bulunduğumuz her yerde, bir yaralı olduğunda sağlık hizmeti vermekle yükümlüyüz. Orada yaralının kim olduğuna, cinsiyetine, etnik kimliğine, dinine bakmaksızın herkese bu hizmeti veririz, vermek zorundayız. Biz Sağlık Bakanı’nı buradan göreve çağırıyoruz. Bölgedeki hastaneler, özellikle Cizre Devlet Hastanesi polis ablukası altındadır, üs olarak kullanılmaktadır. Sağlık emekçisi arkadaşlarımızın orada sağlık hizmeti vermesi dahi engellenmektedir. Zaten yaşanan olağanüstü koşullardan dolayı hastaların hastaneye gitmesi, ulaşması imkansız hale gelmiştir. Hastaneye başvuru sayıları (daha önceki aylarla kıyaslanarak) neredeyse sıfıra düşmüştür. Kadınlar evlerde doğum yapmaktadır. Hasta çocuklar hastaneye ulaşamamakta, uzun bir süredir çocuklar aşılanamamaktadır. Buna karşı bizler uluslararası sağlık örgütlerine başvuru yaptık. Buradan tüm dünyaya da seslenmek istiyoruz. Sağlık hakkı hiçbir şekilde engellenemez. Sağlık Bakanı’nın tek yaptığı bölgede çalışan sağlık emekçilerine ek maaş, ikramiye ve zırhlı ambulans teklif etmektir. Ama yapılması gereken bu değildir. Oradaki halkın sağlık hakkına erişiminin sağlanması, kolaylaştırılması ve sağlık emekçilerinin de güvenli bir ortamda sağlık hizmeti vermesinin sağlanmasıdır” dedi.

Fadime Kavak yaptığı konuşmada kimi basın organlarında sağlık emekçilerinin hedef gösterildiğine dikkat çekti ve bölgedeki hastanelere başvuran güvenlik güçlerine gerekli sağlık hizmeti verilmediği yönündeki haberlerin tümüyle yalan olduğunu, bu yalan haberlerle ilgili suç duyurusunda bulunduklarını dile getirdi.

Fadime Kavak konuşmasında sokağa çıkma yasaklarına da değindi. “Uzun süredir devam eden sokağa çıkma yasakları temel hak ve özgürlüklerini kısıtlayan, yaşama hakkımızı engelleyen bir durumdur. Bu uygulamalara son verilmeli, bölgedeki yaşama koşulları insani bir düzeye kavuşturulmalıdır” dedi. Fadime Kavak konuşmasının son bölümünde cenazelerle ilgili sıkıntıları dile getirdi. İnsanların ölülerini hastane morglarına ulaştıramadığını, evlerinde buzlara sararak, buzdolabında saklamak, bazen de öldürülen yakınlarının cenazesine günlerce erişemeyip sokakta bırakmak zorunda kaldıklarını, bu yaşananların büyük bir dram olduğunu söyledi. “Ölülerimizi bulabiliyorsak ya da gömebiliyorsak, ölülerimizin bir mezarı varsa ne mutlu bize dediğimiz bir ülke haline geldik. Cenazelerin de ailelerin istediği şekilde, istediği yere ve defnedilmesinin koşullarının devlet tarafından güvence altına alınarak gerçekleştirilmesini sağlıkçılar olarak talep ediyoruz. Sağlık emekçileri olarak bir an önce koşulların düzeltilmesi, savaş ortamının son bulması, silahların susması yönündeki çağrımızı da bir kez daha yinelemek istiyoruz” dedi.

Yapılan konuşmaların ardından hazırlanan raporu İstanbul Tabip Odası İnsan Hakları Komisyonu Üyesi Dr. Sadık Çayan Mulamahmutoğlu paylaştı.

Rapor için tıklayınız.

Raporun İngilizcesi için tıklayınız.

Raporun Almancası için tıklayınız.

Raporun İtalyancası için tıklayınız.

Raporun Rusçası için tıklayınız.


Bu HABERİ Paylaş!